raḵîb ~ رَقِيبٌ

Kamus-ı Muhit - رقيب maddesi

Râġıb’ın Müfredât’ta beyânına göre رَقِيبٌ [raḵîb] lafzı رَقَبَةٌ [raḵabet]ten me΄hûzdur ki boyuna denir. Hâfız ve nigeh-bân olan kimse şey΄-i mahfûzun rakabesini hıfz u riʹâyet yâhûd muhâfazası hînde kendi rakabesini refʹ eylemek münâsebetiyle iştikâkı sûret bulmuştur. İntehâ. Ve

رَقِيبٌ [raḵîb] Kumar-bâzların emîn ve muʹtemedleri olan kimseye denir; ʹalâ-kavlin ضَرِيبٌ [ḋarîb] yaʹnî kumar okları üzere nâzır ve mü΄ekkel taʹyîn olunan emînlerine denir. Ve kumar oklarından üçüncü oka denir. Ve نَوْءٌ [nev΄] kevkeblerinden yaʹnî yağmura delâlet eden kevkeblerden şol kevkebe denir ki mukâbilinde olan kevkebe muntazır olur, yaʹnî o tulûʹ ettikte bu gurûb yâhûd o gurûb ettikte bu tulûʹ eder. Meselâ İklîl, Šüreyyâ’nın rakîbidir, niteki نَوْءٌ [nev΄] mâddesinde beyân olundu. Ve şol kevkebe denir ki tâliʹde olup gâribe mürâkıb ola. Bunun mefhûmu evvelkiden eʹammdır.Menâzil-i kamerden ehadühümâ âhere mürâkıb olan menzile ıtlâk olunur ki birisi tulûʹ ettikte mukâbilinde vâki olan gurûb eder kavl-i evvele göre, meselâ ışâ vaktinde Šüreyyâ tulûʹ ettikde İklîl gurûb eder, ʹale’l-ʹaks dahi böylecedir. Ve kavl-i sânîye göre meselâ menzil-i Ġafr, Şeraṯeyn rakîbidir ve Şevle, Heḵʹa rakîbidir. Ve

رَقِيبٌ [Raḵîb] Zibriḵân b. Bedr’in feresi ismidir. Ve

رَقِيبٌ [raḵîb] ʹAmuca-zâdeye ıtlâk olunur. Ve bu, muhâfaza maʹnâsınadır yâhûd mîrâsı için intizâr maʹnâsındandır; yukâlu: هُوَ رَقِيبُهُ أَيِ ابْنُ عَمِّهِ Ve bir gûne habîs ve mü΄ezzî hayyeye denir ki ʹâşık rakîbi gibi muzır ve melʹûn olur. Cemʹi رَقِيبَاتٌ [raḵîbât] gelir ve رُقُبٌ [ruḵub] gelir zammeteynle. Ve

رَقِيبٌ [raḵîb] Bir kimsenin evlâd ve akribâ ve ʹaşîretinden kendinden sonra yerinde kalan halefine ıtlâk olunur. Ve bu رَقِيبٌ [raḵîb] kevkeb maʹnâsınadan me΄hûzdur; yukâlu: هُوَ رَقِيبُهُ أَيْ خَلَفُهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı