raḵʹ ~ رَقْعٌ

Kamus-ı Muhit - رقع maddesi

اَلرَّقْعُ [er-raḵʹ] (râ’nın fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) Sürʹat eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: رَقَعَ الرَّجُلُ فِي سَيْرِهِ رَقْعًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا أَسْرَعَ Ve yırtık libâsa yama vurmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَقَعَ الثَّوْبَ إِذَا أَصْلَحَهُ بِالرِّقَاعِ Ve bir kimseyi hicv ve mezemmet eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: رَقَعَ فُلاَنًا إِذَا هَجَاهُ Ve oku nişâna vurmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَقَعَ السَّهْمَ إِذَا أَصَابَهُ بِهِ Ve kuyunun içerisi yıkılmaktan endîşe eylemekle bir adam yâ iki adam kaddi kadar taşla örüp duvar eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir, gûyâ ki yama vurmuş olur; yukâlu: رَقَعَ الرَّكِيَّةَ إِذَا خَافَ مِنْ هَدْمِهَا فَطَوَاهَا قَامَةً أَوْ قَامَتَيْنِ Ve bir adam önünde firâr eden süvârîye yetişip ensesinden mızrakla sançmak maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: رَقَعَ خَلَّةَ الْفَارِسِ إِذَا أَدْرَكَهُ فَطَعَنَهُ [Ve] خَلَّةٌ [ḣallet] (ḣâ’nın ve lâm-ı müşeddedenin fethiyle) gediğe ve rahneye denmekle burada طَاعِنٌ [ṯâʹin] ile مَطْعُونٌ [maṯʹûn] beyninde olan fürce murâd olmakla gûyâ ki mızrağı ona yamamış olur. Ve

رَقْعٌ [raḵʹ] Bir nesneyi yaymak maʹnâsına müstaʹmeldir; ve minhu: كَانَ مُعَاوِيَةُ يَلْقَمُ بِيَدِهِ وَيَرْقَعُ بِأُخْرَى أَيْ يَبْسُطُ إِحْدَى يَدَيْهِ لِيَنْتَثِرَ عَلَيْهَا مَا سَقَطَ مِنْ لُقَمِهِ Yaʹnî “Muʹâviye cenâbları taʹâm ederken bir eliyle lokmayı ağzına kaldırıp ve dîger elini altına bast eder idi, tâ ki lokmadan dökülen taʹâm yere düşmeyip eline düşmek için.” Ve

رَقْعٌ [raḵʹ] Yedinci feleke denir, سَمَاءٌ سَابِعَةٌ maʹnâsına. Mütercim der ki üstündeki felek-i sâmine nisbet yama mesâbesinde olması bâʹis-i tesmiye olmak aglebdir. Ve

رَقْعٌ [raḵʹ] Zevc maʹnâsına müstaʹmeldir; ve minhu yukâlu: لاَ حَظِيَ رَقْعُكِ أَيْ لاَ رَزَقَكِ اللهُ زَوْجًا ʹAlâ-kavlin bunu zevc ile tefsîr mücerred zann ve tahmîndir, zîrâ musahhaftır, savâb olan رُفْغٌ [rufġ] olmaktır ki fâ΄ ve ġayn-ı muʹceme ile ki vüsʹat-i ʹayş ve refâhiyyet maʹnâsınadır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı