ʹaselân ~ عَسَلَانٌ

Kamus-ı Muhit - عسلان maddesi

اَلْعَسْلُ [el-ʹasl] (نَسْلٌ [nesl] vezninde) Taʹâma bal katmak ve bal ile tertîb eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَسَلَ الطَّعَامَ عَسْلًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالْأَوَّلِ إِذَا خَلَطَهُ بِالْعَسَلِ Ve bir adama zâd için bal vermek ve zâdını baldan tehyi΄e kılmak maʹnâsınadır; tekûlu: عَسَلْتُهُمْ إِذَا زَوَّدْتَهُمْ الْعَسَلَ Ve bir adamı hoş ve tatlı medh ve senâ eylemek maʹnâsınadır ki ballandırmak taʹbîr olunur; yukâlu: عَسَلَ فُلَانًا إِذَا طَيَّبَ الثَّنَاءَ عَلَيْهِ Ve cimâʹ eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَسَلَ الْمَرْأَةَ عَسْلًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا نَكَحَهَا Ve bir adamı halka şîrîn gösterip sevdirmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَسَلَ اللهُ فُلَانًا أَيْ حَبَّبَهُ إِلَى النَّاسِ Ve عُسُولٌ [ʹusûl] ve عَسَلَانٌ [ʹaselân] maʹnâsınadır, ke-mâ se-yuzkeru. Ve

عَسَلٌ [ʹasel] ve

عَسَلَانٌ [ʹaselân] (fetehâtla) Kurt ve at telâş ve sürʹatle koştuğundan çalkanarak ve başını depretip oynatarak seğirtmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَسَلَ الذِّئْبُ أَوِ الْفَرَسُ عَسَلًا وَعَسَلَانًا إِذَا اضْطَرَبَ فِي عَدْوِهِ وَهَزَّ رَأْسَهُ يَعْنِي مِنْ مَضَائِهِ مُسْرِعًا Ve

عَسَلٌ [ʹasel] Sürʹatle gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَسَلَ الدَّلِيلُ بِالْمَفَازَةِ إِذَا أَسْرَعَ Ve

عَسَلٌ [ʹasel] Çabuk ve revende nâkaya denir. Ve bir mevziʹ adıdır. Ve

عَسَلٌ [ʹasel] Helâk ve tebâb maʹnâsına müstaʹmeldir; sürʹatle zehâb maʹnâsından me΄hûzdur; yukâlu: عَسَلًا لَهُ أَيْ تَعْسًا

Vankulu Lugatı - عسلان maddesi

اَلْعَسَلَانُ [el-ʹaselân] (fethateynle) Kezâlik yelmek maʹnâsına; yukâlu: عَسِلَ الذِّئْبُ يَعْسَلُ عَسَلًا وَعَسَلَانًا إِذَا أَعْنَقَ وَأَسْرَعَ Ve insânda dahi istiʹmâl olunur. Ve fi’l-hadîsi: “كَذَبَ عَلَيْكَ الْعَسَلُ” أَيْ عَلَيْكَ بِسُرْعَةِ الْمَشْيِ Ve

عَسَلَانٌ [ʹaselân] Gönder titremeğe dahi derler; yukâlu: عَسَلَ الرُّمْحُ عَسَلَانًا إِذَا اهْتَزَّ وَاضْطَرَبَ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı