ḵaḩaṯ ~ قَحَطٌ

Kamus-ı Muhit - قحط maddesi

اَلْقَحْطُ [el-ḵaḩṯ] (ḵâf’ın fethi ve ḩâ-yı mühmelenin sükûnuyla) Pek vurmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَحَطَهُ قَحْطًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا ضَرَبَهُ شَدِيدًا Ve yağmur yağmayıp muhtebis olmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَحَطَ الْمَطَرُ وَقَحِطَ قَحْطًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ وَالرَّابِعِ إِذَا احْتَبَسَ Ve

قَحْطٌ [ḵaḩṯ] ve

قَحَطٌ [ḵaḩaṯ] (fethateynle) ve

قُحُوطٌ [ḵuḩûṯ] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Yağmur ihtibâsıyla kıtlık ve kurak olmak maʹnâsınadır; yukâlu: قَحَطَ الْعَامُ وَقَحِطَ قَحْطًا وَقَحَطًا وَقُحُوطًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ وَالرَّابِعِ وَيُقَالُ قُحِطَ عَلَى بِنَاءِ الْمَجْهُولِ إِذَا احْتَبَسَ الْمَطَرُ فِيهِ وَجَدُبَ Ve

قَحَطٌ [ḵaḩaṯ] Nâs kıtlığa uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: قَحِطَ النَّاسُ قَحَطًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ وَقُحِطُوا عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا أُجْدِبُوا Bunda mechûlen istiʹmâli kalîldir.

Vankulu Lugatı - قحط maddesi

اَلْقَحْطُ [el-ḵaḩṯ] (ḵâf’ın fethi ve ḩâ’nın sükûnuyla) Kıtlık, جَدْبٌ [cedb] maʹnâsına. Ve

قَحْطٌ [ḵaḩṯ] Halk kıtlık yılına dâhil olmağa da derler; yukâlu: قُحِطَ الْقَوْمُ عَلَى مَا لَمْ يُسَمَّ فَاعِلُهُ قَحْطًا إِذَا أَصَابَهُمُ الْقَحْطُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı