اَلْوَبْلُ [el-vebl] (vâv’ın fethi ve bâ’nın sükûnuyla) İri dâneli şiddetle yağan yağmura denir; yukâlu: جَادٌ وَبْلٌ أَيِ الْمَطَرُ الشَّدِيدُ الضَّخْمُ الْقَطْرِ Ve
وَبْلٌ [vebl] Masdar olur, iri dâneli şedîd yağmur yağdırmak maʹnâsınadır; yukâlu: وَبَلَتِ السَّمَاءُ وَبْلًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا أَمْطَرَتِ الْوَبْلَ Ve şiddetle şikâr sürüp gitmek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: وَبَلَ الصَّيْدَ إِذَا طَرَدَهُ شَدِيدًا Ve bir adamı değnekle harıl harıl dövmek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: وَبَلَهُ بِالْعَصَا إِذَا ضَرَبَهُ بِهَا
اَلْوَبَالُ [el-vebâl] (vâv’ın fethiyle) Bi-maʹnâhu; yukâlu: وَبُلَ الْمَرْتَعُ وَبْلًا وَوَبَالًا مِنَ الْبَابِ الْخَامِسِ Ve Ḵâmûs’ta وَبْلٌ [vebl] bedeline وُبُولٌ [vubûl] vâkiʹ olmuştur. Ve Maṡâdır’da dahi وَبْلٌ [vebl] îrâd olunmamıştır. Ve
وَبْلٌ [vebl] Yağmur şiddet üzere yağmağa dahi derler; yukâlu: وَبَلَتِ السَّمَاءِ تَبِلُ مِنَ الْبَابِ الثَّانِي
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı