el-ḵadûm ~ اَلْقَدُومُ

Kamus-ı Muhit - القدوم maddesi

اَلْمِقْدَامُ [el-miḵdâm] ve

اَلْمِقْدَامَةُ [el-miḵdâmet] (mîm’lerin kesriyle) ve

اَلْقَدُومُ [el-ḵadûm] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) ve

اَلْقَدِمُ [el-ḵadim] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) Mutlakan dilîr olup pek ikdâm sâhibi adama denir.

اَلْقَدْمُ [el-ḵadm] (هَدْمٌ [hedm] vezninde) ve

اَلْقُدُومُ [el-ḵudûm] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Takaddüm eylemek maʹnâsınadır ki bir kimsenin önüne geçmekten ʹibârettir; yukâlu: قَدَمَ الْقَوْمَ قَدْمًا وَقُدُومًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا تَقَدَّمَهُمْ Ve

قَدْمٌ [ḵadm] Dilîrlik ve cür΄et eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: قَدَمَ فُلَانٌ وَقَدِمَ قَدْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ وَالرَّابِعِ بِمَعْنَى أَقْدَمَ

Vankulu Lugatı - القدوم maddesi

اَلْقَدُومُ [el-ḵadûm] (ḵâf’ın fethi ve dâl’ın zammı ve meddiyle) Keser ki dürger âletlerindendir. İbnu’s-Sikkît eyitti: وَلَا تَقُلْ قَدُّومٌ بِالتَّشْدِيدِ

اَلْقُدُومُ [el-ḵudûm] (zammeteynle) Seferden gelmek.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı