اَلتَّأْثِيفُ [et-te΄šamp;îf] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) ve
اَلْإِيثَافُ [el-îšamp;âf] (hemzenin kesriyle) ve
اَلْإِثْفَاءُ [el-išamp;fâ΄] (إِجْرَاءٌ [icrâ΄] vezninde) ve
اَلتَّثْفِيَةُ [et-tešamp;fiyet] (تَرْبِيَةٌ [terbiyet] vezninde) Tencereyi ocak taşları yâhûd saç ayağı üzere komak maʹnâsınadır;yukâlu: أَثَفَ الْقِدْرَ وَآثَفَهَا وَأَثْفَاهَا وَثَفَّاهَا إِذَا جَعَلَهَا عَلَى الْأَثَافِي Mü΄ellif iki evvelki sîgaları istitrâden zikr eylemiştir, niteki fâ΄ bâbında bu mâddeleri beyân eyledi. Ve
إِثْفَاءٌ [išamp;fâ΄] Bir kimse üç hatun alıp ocak taşı eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: أَثْفَى الرَّجُلُ إِذَا تَزَوَّجَ بِثَلَاثِ نِسْوَةٍ
اَلتَّثْفِيَةُ [et-tešamp;fiyet] (ʹalâ-vezni اَلتَّرْبِيَة [et-terbiyet]) Çömleği saç ayak üzere vazʹ etmek; tekûlu: ثَفَّيْتُ الْقِدْرَ تَثْفِيَةً إِذَا وَضَعْتَهَا عَلَى الْأَثَافِيِّ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı