et-tehvîl ~ اَلتَّهْوِيلُ

Kamus-ı Muhit - التهويل maddesi

اَلتَّهْوِيلُ [et-tehvîl] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Korkunç nesne ile bir adamı korkutmak maʹnâsınadır; yukâlu: هَوَّلَهُ إِذَا أَفْزَعَهُ Ve تَهَاوِيلُ [tehâvîl] kelimesinden müfred olur, ke-mâ se-yuzkeru. Ve müzeyyen libâsla ve huliyyâtla bezenmek maʹnâsınadır; yukâlu: هَوَّلَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا تَزَيَّنَتْ بِزِينَةِ اللِّبَاسِ وَالْحَلْيِ Ve bir husûsu teşnîʹ eylemek maʹnâsınadır ki hâ΄iliyyetle vasf ve taʹrîf eylemektir, tâ ki muhâtab o emre takarrüb eylemeye; yukâlu: هَوَّلَ الْأَمْرَ إِذَا شَنَّعَهُ Ve bir adamı korkutacak korkunç nesneye denir ki ism olur; yukâlu: هَوَّلَهُ بِالتَّهْوِيلِ وَهُوَ مَا يُهَوَّلُ بِهِ Ve

تَهْوِيلٌ [tehvîl] Ehl-i Câhiliyyet efʹâlinden şol nesnedir ki her kavmin birer kuyuları var idi ve onların huddâmları olup içine âteş yakıp hizmet ederler idi. İki kimse beyninde husûmet vâkiʹ olup yemîn vermek iktizâ eyledikte o âteşin yanına iletip hufyeten hâdimler âteş içre tuz tarh etmeleriyle âteş çatır patır ötüp muztarib oldukça hâdimler o kimseyi tahvîf ederler idi, tâ ki yemîni hılâf ise nükûl eder idi. İşte bu fiʹle تَهْوِيلٌ [tehvîl] ve o âteşe هُولَةٌ [hûlet] derler hâ’nın zammıyla.

Vankulu Lugatı - التهويل maddesi

اَلتَّهْوِيلُ [et-tehvîl] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Korkutmak, tefzîʹ maʹnâsına. Ve

تَهْوِيلٌ [tehvîl] ʹAvret bezenmeğe dahi derler; yukâlu: هَوَّلَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا تَزَيَّنَتْ بِحُلِيِّهَا Ve

تَهْوِيلٌ [tehvîl] Bir kimseyi and ile korkutmağa dahi derler; zîrâ zamân-ı câhiliyyette bir kimseye and vermeli olsalar, âteş üzere iletirler imiş. Ve o âteşin hizmetkârları onun haberi yok iken âteşe tuz bırakıp onu korkuturlar imiş; yukâlu: هَوَّلَ الْقَوْمُ عَلَى الرَّجُلِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı