Kamus-ı Muhit - الخيتعور maddesi

اَلْخَيْتَعُورُ [el-ḣayteʹûr] (حَيْزَبُونٌ [ḩayzebûn] vezninde) Bed-hûy ve bed-mizâc karıya denir; yukâlu: إِمْرَأَةٌ خَيْتَعُورٌ أَيِ السَّيِّئَةُ الْخُلُقِ Ve serâba denir ki ıssı günlerde ıraktan ovada su gibi görünür. Ve mutlakan hâlet-i vâhide üzere karâr eylemeyip sürʹat-i zevâl ü izmihlâlde olan şey΄e denir, mütelevvin eşhâsın tabʹ ve tavrı gibi ve zıll ve ikbâl-i dünyâ gibi. Ve şol nesneye denir ki be-gâyet ıssı günlerde hâne-i ʹankebût hey΄etinde cevv-i havâdan iplik iplik nâzil olur gibi tahayyül olunur ve bu kesâfet-i havâdan neş΄et eder ve ona خَيْطٌ بَاطِلٌ [ḣaytun bâṯil] ve لُعَابُ الشَّمْسِ [luʹâbu’ş-şems] ve مُخَاطُ الشَّيْطَانِ [muḣâtu’ş-şeyṯân] dahi taʹbîr olunur. Ve

خَيْتَعُورٌ [ḣayteʹûr] Dünyâya ıtlâk olunur. Ve kurda denir, ذِئْبٌ [ži΄b] maʹnâsına. Ve gûl-ı beyâbânîye ve dâhiye ve âfete ve şeytâna ve arslana ıtlâk olunur. Ve uzun uzadı firkate ve cüdâlığa denir. Ve

خَيْتَعُورٌ [ḣayteʹûr] Bir böcek adıdır ki su yüzünde gezip aslâ ârâm ve karâr eylemez, müteharrik bi’z-zarûrettir.

Vankulu Lugatı - الخيتعور maddesi

اَلْخَيْتَعُورُ [el-ḣayteʹûr] (ḣâ’nın fethi ve yâ’nın sükûnu ve tâ’nın fethi ve ʹayn’ın zammıyla) Şol nesnedir ki onun ber-karâr hâli olmayıp sürʹat-i zevâlde ola, serâb gibi. Ve şol nesne gibi ki yaz günlerinde harâret-i havâda örümcek evi gibi gökyüzünde nâzil olur. Ve gâh olur ki gûla ve belâya ve kurda dahi خَيْتَعُورٌ [ḣayteʹûr] derler.