el-muntedâ ~ اَلْمُنْتَدَى

Kamus-ı Muhit - المنتدى maddesi

اَلنَّدِيُّ [en-nediyy] (غَنِيٌّ [ġaniyy] vezninde) ve

اَلنَّادِي [en-nâdî] ve

اَلنَّدْوَةُ [en-nedvet] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) ve

اَلْمُنْتَدَى [el-muntedâ] (مُلْتَقَى [multeḵâ] vezninde) Nâsın gündüz biriktikleri meclis ve encümene denir, ʹalâ-kavlin müctemiʹ oldukları hâlde ıtlâk olunur, teferruklarında ıtlâk olunmaz; tekûlu: حَضَرْنَا نَدِيَّهُمْ وَنَادِيَهُمْ وَنَدْوَتَهُمْ وَمُنْتَدَاهُمْ أَيْ مَجْلِسَهُمْ نَهَارًا أَوْ هُوَ الْمَجْلِسُ مَا دَامُوا مُجْتَمِعِينَ فِيهِ Ve tekûlu’l-ʹArab: مَا يَنْدُوهُمُ النَّادِي أَيْ مَا يَسَعُهُمْ Yaʹnî “Cemâʹat pek çok olmakla meclis onları ihâta eylemez.”

Vankulu Lugatı - المنتدى maddesi

اَلْمُنْتَدَى [el-muntedâ] (mîm’in zammı ve nûn’un sükûnuyla ve elifin kasrıyla) Bi-maʹnâhu kezâlik. Ve eger kavm müteferrik olsalar ona نَدِيٌّ [nediyy] demezler. Ve Mekke-i müşerrefe’de olan دَارُ النَّدْوَةِ [Dâru’n-Nedvet] ki onda cemʹ olup müşâvere etmek için onu Ḵuṡayy nâm kimse binâ etmişti, bu maʹnâdan ona دَارُ النَّدْوَةِ [Dâru’n-Nedvet] diye tesmiye olunmuştur. Ve

نَادِي [nâdî] Gâh olur ki ehl-i nâdî maʹnâsına gelir, nitekim Bârî taʹâlânın ﴿فَلْيَدْعُ نَادِيَهُ﴾ (العلق، 17) kavlinde نَادِي [nâdî] ʹaşîret maʹnâsınadır ki ʹaşîret ehl-i nâdîye derler. Ve نَادِي [nâdî] onların mekânı ve meclisidir, nitekim تَقَوَّضَ الْمَجْلِسُ derler ḵâf’la ve ḋâd-ı muʹceme ile “Meclis ehli perâkende oldu” maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı