اَلْجَنُّ [el-cenn] (cîm’in fethi ve nûn’nun teşdîdiyle) ve
اَلْجُنُونُ [el-cunûn] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Bir nesneyi setr ve nihân eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: جَنَّهُ اللَّيْلُ وَجَنَّ عَلَيْهِ جَنًّا وَجُنُونًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا سَتَرَهُ وَكُلُّ مَا سُتِرَ عَنْكَ فَقَدْ جُنَّ عَنْكَ Mü΄ellifin Baṡâ΄ir’de beyânına göre جَنٌّ [cenn] mâddesi setr maʹnâsına mevzûʹ olup maʹânî-i sâ΄ire ondan münşaʹibdir. Ve
جَنٌّ [cenn] Rahimde cenîn mestûr olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَنَّ الْجَنِينُ فِي الرَّحِمِ جَنًّا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا اسْتَتَرَ Ve
جَنٌّ [cenn] ve
جُنُونٌ [cunûn] Delirmek maʹnâsınadır ki ʹakl mestûr olur; yukâlu: جُنَّ الرَّجُلُ جَنًّا وَجُنُونًا عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا صَارَ مَجْنُونَا Ve
جِنٌّ [cinn] (cîm’in kesriyle) ve
جُنُونٌ [cunûn] ve
جِنَانٌ [cinân] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) Gece muzlim olmak yâhûd karanu kavuşmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَنَّ اللَّيْلُ جِنًّا وَجُنُونًا وَجِنَانًا إِذَا أَظْلَمَ أَوِ اخْتَلَطَتْ ظُلْمَتُهُ ve yukâlu: وَارَاهُ جِنُّ اللَّيْلِ وَجُنُونُهُ وَجِنَانُهُ أَيْ ظُلْمَتُهُ أَوِ اخْتِلَاطُ ظُلْمَتِهِ Ve
جُنُونٌ [cunûn] Yerin otları bi’l-cümle çiçek açmak maʹnâsınadır; yukâlu: جُنَّتِ الْأَرْضُ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا أَخْرَجَتْ زَهْرَهَا وَنَوْرَهَا
اَلْجِنِّيُّ [el-cinniyy] (cîm’in kesri ve nûn’un teşdîdiyle) Vâhidi, رُومٌ [rûm] ile رُومِيٌّ [rûmiyy] gibi.Baʹzılar eyitti: جِنٌّ [cinn]e جِنٌّ [cinn] dedikleri mezbûrlar görünmez belâ olup onlardan ihtirâz olunduğu içindir. Ve
جِنٌّ [cinn] Kalbe dahi ıtlâk olunur. Ve
جِنٌّ [cinn] Bir nesnenin ibtidâsına dahi derler; yukâlu: كَانَ ذَلِكَ فِي جِنِّ شَبَابِهِ أَيْ فِي أَوَّلِ شَبَابِهِ Ve tâzelik maʹnâsına dahi gelir; tekûlu: إِفْعَلْ ذَلِكَ الْأَمْرَ بِجِنِّ ذَلِكَ وِبِحَدَثَانِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı