necâ ~ نَجَا

Kamus-ı Muhit - نجا maddesi

اَلنَّجْوُ [en-necv] (nûn’un fethi ve cîm’in sükûnuyla) ve

اَلنَّجَاءُ [en-necâ΄] ve

اَلنَّجَاةُ [en-necât] ve

اَلنَّجَايَةُ [en-necâyet] (nûn’ların fethiyle) Kurtulmak maʹnâsınadır; yukâlu: نَجَا مِنْهُ يَنْجُو نَجْوًا وَنَجَاءً وَنَجَاةً وَنَجَايَةً إِذَا خَلَصَ مِنْهُ Mütercim der ki Râġib’in beyânına göre bu mâdde infisâl mine’ş-şey΄ maʹnâsına mevzûʹdur. Ve

نَجْوٌ [necv] [Ağacı kesmek maʹnâsınadır; yukâlu: نَجَا الشَّجَرَةَ نَجْوًا إِذَا قَطَعَهَا Ve

نَجْوٌ [necv] ve

نَجَا [necâ] (عَصَا [ʹaṡâ] vezninde) Deriyi yüzmek maʹnâsınadır; yukâlu: نَجَا الْجِلْدَ نَجْوًا وَنَجًا إِذَا كَشَطَهُ Ve

نَجَا [necâ] Yüzülmüş deriye denir; yukâlu: عِنْدَهُ نَجْوٌ وَنَجًا أَيْ جِلْدٌ مَنْجُوٌّ Ve

نَجْوٌ [necv] Hadeslemek maʹnâsınadır; yukâlu: نَجَا الصَّبِيُّ إِذَا أَحْدَثَ Ve

نَجْوٌ [necv] Mutlakan batndan hurûc eden şey΄e denir, gerek necis ve gerek rîh olsun. Ve نَجْوَى [necvâ] maʹnâsına gelir, ke-mâ se-yuzkeru. Ve yağmuru dökülmekle boş kalmış sehâba denir. Ve bir adama yâhûd bir nesneye göz değirmek için bed nazar eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: نَجَا لِفُلَانٍ إِذَا تَشَوَّهَ لَهُ لِيُصِيبَهُ بِالْعَيْنِ Ve batndan hades çıkmak maʹnâsınadır; yukâlu: نَجَا الْحَدَثُ إِذَا خَرَجَ

Vankulu Lugatı - نجا maddesi

اَلنَّجَا [en-necâ] (nûn’un fethi ve elifin kasrıyla) Devenin derisin soymak; tekûlu: نَجَوْتُ جِلْدَ الْبَعِيرِ عَنْهُ إِذَا سَلَخْتَهُ Ve

نَجَا [necâ] Devenin derisine dahi derler, nitekim baʹzı eşʹârda نَجَا الْجِلْدِ vâkiʹ oldukta Ferrâ eyitti: نَجَا [necâ] kelimesin جِلْد [cild]e izâfet etti, zîrâ ʹArab tâ΄ifesi gâh olur şey΄i kendi nefsine muzâf ederler kaçan lafzı mugâyir olsa, Bârî taʹâlânın ﴿حَقُّ الْيَقِينِ﴾ (الواقعة، 95) ve ﴿وَلَدَارُ الْآخِرَةِ﴾ (يوسف، 109) buyurduğu gibi. Ve

نَجَا [necâ] Mihaffe ağaçlarına dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı