el-ʹunûk ~ اَلْعُنُوكُ

Kamus-ı Muhit - العنوك maddesi

اَلْعَنْكُ [el-ʹank] (ʹayn’ın fethiyle) ve

اَلْعُنُوكُ [el-ʹunûk] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Kumluk be-gâyet müteʹakkid ve muhkem ve mürtefiʹ olmak maʹnâsınadır, şöyle ki ondan tarîk ve meslek mümkin olmaya; yukâlu: عَنَكَ الرَّمْلُ عَنْكًا وَعُنُوكًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا تَعَقَّدَ وَارْتَفَعَ فَلَمْ تَكُنْ فِيهِ طَرِيقٌ Ve ʹavret erine nüşûz ve ʹisyân eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا نَشَزَتْ وَعَصَتْVe süt pek koyu olmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَ اللَّبَنُ إِذَا خَثُرَ Ve bir yere revân olmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَ فُلَانٌ إِذَا ذَهَبَ فِي الْأَرْضِ Ve bir kimse üzerine hamle edip sür salmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَ الْفَرَسُ إِذَا حَمَلَ وَكَرَّ Ve kum ve kan pek kızarmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَ الرَّمْلُ وَالدَّمُ إِذَا اشْتَدَّتْ حُمْرَتُهُمَا Ve deve halâsı düşvâr olan kumsala düşüp gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَ الْبَعِيرُ إِذَا سَارَ فِي الرَّمْلِ فَلَمْ يَكَدْ يَتَخَلَّصْ مِنْهُ Ve kapıyı kapamak maʹnâsınadır; yukâlu: عَنَكَ الْبَابَ إِذَا أَغْلَقَهُ

Vankulu Lugatı - العنوك maddesi

اَلْعُنُوكُ [el-ʹunûk] (zammeteynle) ve

اَلْعَنْكُ [el-ʹank] (ʹayn’ın fethi ve nûn’un sükûnuyla) Süt koyu olmak.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı