el-fâlic ~ اَلْفَالِجُ

Kamus-ı Muhit - الفالج maddesi

اَلْفَالِجُ [el-fâlic] (خَارِجٌ [ḣâric] vezninde) Şol iki hörgüçlü ʹazîmü’l-cüsse erkek deveye denir [ki] Sind ülkesinden mahsûs dırâb için etrâf-ı memâlike celb olunur; Türkîde buğur taʹbîr olunur. Ve

فَالِجٌ [fâlic] Nasîbli gâlîb ve fâ΄iz olan oka ıtlâk olunur. Nihâye’de ve fî hadîsi Saʹd: “فَأَخَذْتُ سَهْمِي الْفَالِجَ” أَيِ الْقَامِرَ الْغَالِبَ وَيَجُوزُ أَنْ يَكُونَ السَّهْمُ الَّذِي سَبَقَ بِهِ فِي النِّضَالِ ʹibâretiyle mersûm olmakla kumar okundan ve nişân okundan eʹamm olur. Ve

فَالِجٌ [fâlic] Maʹâzallâhi taʹâlâ bir maraz adıdır ki aʹzâ gevşeyip bedenin bir yanı tutmaz olur. Hılt-ı balgameynin insibâbı sebebiyle mesâlik-i rûhun kapanmasından olur. Nısf-ı aʹzâyı şakk eylediği için ıtlâk olunmuştur; yukâlu: أَصَابَهُ الْفَالِجُ وَهُوَ اسْتِرْخَاءٌ لِأَحَدِ شِقَّيِ الْبَدَنِ لِانْصِبَابِ خِلْطٍ بَلْغَمِيٍّ تَنْسَدُّ مِنْهُ مَسَالِكُ الرُّوحِ Ve

فَالِجٌ [Fâlic] Esmâ-i ricâldendir: Fâlic b. Ḣalâve, ʹArabdan bir kimsedir ki: “أَنَا مِنْهُ فَالِجُ بْنُ خَلاَوَةَ” meselinin menşe΄idir. Aslı budur ki beyne’l-ʹArab يَوْمُ الرَّقَمِ [yevmu’r-raḵam] ile müteʹâref olan yevm-i melhamede Uneys nâm ser-gerde esîrlerini katl ederken mezbûr Fâlic’e sen dahi Uneys’e muʹâvenet eylemez misin dediklerinde أَنَا بَرِيءٌ مِنْهٌ demekle min-baʹd bir mâddeden teberrî eden kimse “أَنَا مِنْهُ فَالِجُ بْنُ خَلاَوَةَ” demek mesel kalmıştır.

Vankulu Lugatı - الفالج maddesi

اَلْفَالِجُ [el-fâlic] (lâm’ın kesriyle) اَلسَّهْمُ الْفَالِجُ deseler سَهْمٌ فَائِزٌ murâd olur, yaʹnî maksûda erişen ok.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı