el-ḵuʹded ~ اَلْقُعْدَدُ

Kamus-ı Muhit - القعدد maddesi

اَلْقُعْدُدُ [el-ḵuʹdud] (قُنْفُذٌ [ḵunfuž] vezninde) ve

اَلْقُعْدَدُ [el-ḵuʹded] (جُنْدَبٌ [cundeb] vezninde) ve

اَلْأَقْعَدُ [el-aḵʹad] (أَحْمَدُ [aḩmed] vezninde) ve

اَلْقُعْدُودُ [el-ḵuʹdûd] (زُنْبُورٌ [zunbûr] vezninde) Bunlar da قَعِيدُ النَّسَبِ [ḵaʹîdu’n-neseb] maʹnâsınadır; yukâlu: رَجُلٌ قَعِيدُ النَّسَبِ وَقُعْدُدٌ وُقُعْدَدٌ وَأَقْعَدُ وَقُعْدُودٌ أَيْ قَرِيبُ الْآبَاءِ مِنَ الْجَدِّ الْأَكْبَرِ

Vankulu Lugatı - القعدد maddesi

اَلْقُعْدَدُ [el-ḵuʹdad] (ḵâf’ın zammı ve ʹayn’ın sükûnu ve dâl-ı ûlânın fethiyle) Ve

اَلْقُعْدُدُ [el-ḵuʹdud] (ḵâf’ın zammıyla ve ʹayn’ın sükûnu ve dâl’ın zammıyla) Cedd-i ekberine karîbü’l-âbâ olan kimse, yaʹnî babaları muʹammer olmakla cedd-i aʹlâya vâsıtası az ola; ʹAbduṡṡamed b. ʹAlî b. ʹAbdullâh b. ʹAbbâs’a “Ḵuʹdûd-ı Benî Hâşim” derler, bir cihetten medh iʹtibâr ederler: لِأَنَّ الْوَلَاءَ لَكُبْرٌ Ve bir cihetten zemm iʹtibâr olunur koca kimseler oğlu olmakla, zaʹftan hâlî olmadığı için, zîrâ koca oğlu olanlar zaʹfa nisbet oluna gelmiştir.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı