el-hevr ~ اَلْهَوْرُ

Kamus-ı Muhit - الهور maddesi

اَلْهَوْرُ [el-hevr] (جَوْرٌ [cevr] vezninde) Bir adama bir nesne ile töhmet eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَ فُلاَنًا بِالْأَمْرِ يَهُورُ هَوْرًا إِذَا أَزَنَّهُ Ve bir adama bir nesne ile gümân eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَهُ بِكَذَا إِذَا ظَنَّهُ بِهِ Ve bir adamı bir nesneden sarf ve tahvîl eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَهُ عَنِ الشَّيْءِ إِذَا صَرَفَهُ عَنْهُ Ve bir adamı bir nesne üzere sevk ve haml eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَهُ عَلَى الشَّيْءِ إِذَا حَمَلَهُ عَلَيْهِ Ve nâsı katl edip küşteleri birbirinin üzerine devşirmek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَ الْقَوْمَ إِذَا قَتَلَهُمْ وَكَبَّ بَعْضُهُمْ عَلَى بَعْضٍ Ve bir adama dekk ve gışş ve hıyânet eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَ فُلاَنًا إِذَا غَشَّهُ Ve bir nesneyi takdîr ve tahmîn eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَ الشَّيْءَ إِذَا حَزَرَهُ Ve yere çalmak maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَ فُلاَنًا إِذَا صَرَعَهُ Ve binâyı yıkmak maʹnâsınadır; yukâlu: هَارَ الْبِنَاءَ إِذَا هَدَمَهُ Ve binâ kendisi yıkılmak maʹnâsına lâzım olur; yukâlu: هَارَ الْبِنَاءُ إِذَا انْهَدَمَ Ve

هَوْرٌ [hevr] Şol buhayreye denir ki kendisine baʹzı meşelerden ve büklerden ve derelerden sular akıp gelmekle genişip taşkın ola. Cemʹi أَهْوَارٌ [ehvâr]dır. Ve

هَوْرٌ [hevr] Koyun ve keçi sürüsüne ıtlâk olunur, kesret ve izdihâmından birbiri üzere yıkılıp yattıkları mülâhazasıyla.

Vankulu Lugatı - الهور maddesi

اَلْهَوْرُ [el-hevr] (hâ’nın fethi ve vâv’ın sükûnuyla) Kum akmak. Ve toprak obrulmak.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı