el-henîn ~ اَلْهَنِينُ

Kamus-ı Muhit - الهنين maddesi

اَلْهَنُّ [el-henn] (hâ’nın fethi ve nûn’un teşdîdiyle) ve

اَلْهَنِينُ [el-henîn] (أَنِينٌ [enîn] vezninde) Ağlamak maʹnâsınadır; yukâlu: هَنَّ الرَّجُلُ هَنًّا وَهَنِينًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا بَكَى Ve bir nesneye ârzû ve iştiyâkla rikkat edip çinrenmek maʹnâsınadır; yukâlu: هَنَّ إِلَيْهِ إِذَا حَنَّ

Vankulu Lugatı - الهنين maddesi

اَلْهَنِينُ [el-henîn] (hâ’nın fethi ve nûn-ı evvelin kesri ve meddiyle) Bir nesneyi ârzû edinip ona dikkat etmek; yukâlu: هَنَّ يَهِنُّ هَنِينًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا حَنَّ Ve

هَنِينٌ [henîn] Ağlamak maʹnâsına dahi gelir, bükâ gibi. Ve

هَنَّا [hennâ] (hâ’nın fethi ve nûn’un teşdîdiyle) Gâh olur mekâna işâret olunur هُنَا gibi, nitekim baʹzı eşʹârda vâkiʹ olmuştur.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı