ḵameru’l-Muḵannaʹ ~ قَمَرُ الْمُقَنَّعِ

Kamus-ı Muhit - قمر المقنع maddesi

قَمَرُ الْمُقَنَّعِ [ḵameru’l-Muḵannaʹ] (أَثَرُ الْمُصَنَّعِ [ešamp;eru’l-muṡannaʹ] vezninde) Şol ay sûreti idi ki baʹzı gûne hîle ve nîrengle Muḵannaʹ dedikleri kimse cevv-i havâda izhâr eylemişti yâhûd زِئْبِقٌ [zi΄biḵ] ile tertîb eylediği sûretin ʹaks-i şuʹâʹı idi. Bunun tafsîli budur ki mezbûr Muḵannaʹ ki ismi Ḩakîm b. ʹAtâ yâhûd Ševr b. ʹUmeyre idi, Mehdî-i ʹAbbâsî hilâfeti zamânında Mâverâünnehr’de nevâhî-i Soġd ve Îlâḵ’ta zuhûr edip hulûl ve tenâsuh iʹtikâdında olmakla iddiʹâ-yı ulûhiyyet eyledi. Fenn-i sihr ü nîrencâtta mahâreti olmakla kavmi ona ittibâʹ ve ʹibâdet eylediler. Ve iʹlâ΄ kelimesine bi’l-cümle cânlarını fedâ ederler idi. Semerḵand ile Taşkend arasında Siyâm nâm dağın dâmeninde vâkiʹ Naḣşeb nâm çâhdan şaʹbede ve nîrengle bir ay sûreti izhâr eyledi. Mâh-ı âsûmân gâ΄ib oldukta o dağın ensesinden nümâyân olup her taraftan dört fersah yere kadar pertev-efşân olur idi. Onun mâdde-i aʹzamı زِئْبِقٌ [zi΄biḵ] idi. On dört sene müddet bu minvâl üzere fesâd ve şevket üzere olup ve refte refte mütezâyid oldu. Tâ ki iki yüz altmış târihinde Mehdî Halîfe mesfûrun izâlesine ʹazîmet edip bi’d-defeʹât muhârebe vukûʹundan sonra makhûr olacağını tayakkun edicek bir büyük kazanda katrân kaynatıp kendisini içine ilkâ eylemekle derhâl tuz gibi eriyip mahv ve müzmahill oldu. Be-gâyet bed-çehre ve yek-çeşm olmakla çehresini قِنَاعٌ [ḵinâʹ] yaʹnî nikâbla tesettür eylediğinden مُقَنَّعٌ [muḵannaʹ] ile mülakkab olmuştu.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı