mešâni’d-dâbbet ~ مَثَانِي الدَّابَّةِ

Kamus-ı Muhit - مثاني الدابة maddesi

اَلْمَثَانِي [el-mešamp;ânî] (مَعَانِي [maʹânî] vezninde) مَثْنَاةٌ [mešamp;nât] kelimesinin cemʹidir ki ثِنْيٌ [šamp;iny] gibi bir nesnenin katına denir; yukâlu: مَثَانِي الشَّيْءِ أَيْ قُوَاهُ وَطَاقَاتُهُ Ve

مَثَانِي [mešamp;ânî] Ḵur΄ân-ı kerîm’in mecmûʹuna ıtlâk olunur, âyet-i rahmet âyet-i ʹazâba mukterin olduğu için yâhûd merreten baʹde merretin tesniye ve tekrâr olunan âyete denir, Raḩmân sûresinde olan âyet-i mükerrere gibi yâhûd murâd sûre-i Fâtiḩa’dır, namâzın rekʹatlarında tekrâr olunduğu için yâhûd sûre-i Baḵara’dan sûre-i Berâ΄e’ye varınca sûrelerden ʹibârettir yâhûd mutlakan tûlden ve iki yüz âyetten az olup sûre-i mufassaladan ziyâde olan sûredir yâhûd sûre-i Ḩacc ve Neml ve Ḵaṡaṡ ve ʹAnkebût ve Nûr ve Enfâl ve Meryem ve Rûm ve Yâsîn ve Furḵân ve Ḩicr ve Raʹd ve Sebe΄ ve Melâ΄ike ve İbrâhîm ve Ṡâd ve Muḩammed ve Loḵmân ve Ġuref ve Zuḣruf ve Mu΄min ve Secde ve Aḩḵâf ve Câsiye ve Duḣân ve Aḩzâb sûrelerinden ʹibârettir. Ve

مَثَانِي الْعُودِ [mešamp;âni’l-ʹûd] Tanbûrların ve lavtanın ikinci tellerine denir, müfredi مَثْنَى [mešamp;nâ]dır; lâkin meşhûr olan iki telli tanbûra denir, bulgari ve رِضْوَةٌ [riḋvet] gibi. Ve

مَثَانِي الْوَادِي [mešamp;âni’l-vâdî] Derenin büklüm ve burgaç yerlerine denir. Ve

مَثَانِي الدَّابَّةِ [mešamp;âni’d-dâbbet] Davarın dirsekleriyle dizlerinden ʹibârettir, büküldükleri sebebiyle.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı