اَلشِّبَابُ [eş-şibâb] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) Âteş tutuşturacak tuturuğa denir. Ve
شِبَابٌ [şibâb] Masdar olur, at iki ellerini yukarı kaldırıp şahlanmak maʹnâsına ki harekât-ı neşâtiyyeden ʹibârettir. Mü΄ellif bunu tekrâr eylemiştir.
اَلشَّبَابُ [eş-şebâb] (سَحَابٌ [seḩâb] vezninde) ve
اَلشَّبِيبَةُ [eş-şebîbet] (حَبِيبَةٌ [ḩabîbet] vezninde) Masdarlardır, yetişip yiğit olmak, fetâ΄ maʹnâsına; yukâlu: شَبَّ الْغُلاَمُ شَبَابًا وَشَبِيبَةً مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا صَارَ فَتِيًّا Ve
شَبَابٌ [şebâb] شَابٌّ [şâbb] kelimesinden cemʹ olur, gençler, civânân maʹnâsına. Ve شَابٌّ [şâbb]ın cemʹi شُبَّانٌ [şubbân] dahi gelir şîn’in zammı ve bâ’nın teşdîdiyle. Ve
شَبَابٌ [şebâb] Her şey΄in evveline ve tâzeliği hengâmına ıtlâk olunur, tekûlu: جِئْتُكَ فِي شَبَابِ النَّهَارِ أَيْ فِي أَوَّلِهِ Ve
شَبَابٌ [Şebâb] Huffâzdan Ḣalîfe b. el-Ḣayyâṯ lakabıdır.
اَلشِّبَابُ [eş-şibâb] (kesr-i şîn’le) Atın iki elin defʹaten kaldırıp defʹaten yere komakla neşât etmesidir.
اَلشَّبَابُ [eş-şebâb] (şîn’in fethiyle) شَابٌّ [şâbb]ın cemʹidir, yiğitlik maʹnâsına da gelir. اَلشَّابُّ [eş-şâbb] yiğit demektir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı