el-ifrâḣ ~ اَلْإِفْرَاخُ

Kamus-ı Muhit - الإفراخ maddesi

اَلْإِفْرَاخُ [el-ifrâḣ] (hemzenin kesriyle) Kuş yavru sâhibi olmak yaʹnî yavru çıkarmak maʹnâsınadır; yumurtaya da müsned olur; yukâlu: أَفْرَخَتِ الطَّائِرَةُ وَالْبَيْضَةُ إِذَا صَارَ لَهَا فَرْخٌ وَهِيَ مُفْرِخٌ Ve derûndan havf ve endîşe zâ΄il olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: أَفْرَخَ الرَّوْعُ إِذَا ذَهَبَ Ve bu, أَفْرَخَ قَلْبُهُ الرَّوْعَ sebkindedir ki “Yavru gibi derûndan havfi ihrâc eyledi” demektir; ve tekûlu: أَفْرِخْ رَوْعَكَ بِاْلأَمْرِ أَيْ سَكِّنْ جَأْشَكَ وَاضْطِرَابَكَ Ve mübhem ve müştebih olan nesne beyyin ve ʹayân olmak maʹnâsına istiʹmâl olunur; yukâlu: أَفْرَخَ اْلأَمْرُ إِذَا اسْتَبَانَ بَعْدَ اشْتِبَاهٍ Esâs’ın beyânına göre beyzadan hâric olan فَرْخٌ [ferḣ]a teşbîhe mebnîdir. Ve ʹArablar mestûr olan sırrı izhâr eyledi diyecek yerde أَفْرَخَ الْقَوْمُ بَيْضَتَهُمْ derler, أَبْدَوْا سِرَّهُمْ maʹnâsına. Mü΄ellif بَيْضَتَهُمْ lafzını mefʹûl olarak resm edip lâkin Esâs’ta temeyyüz olmak üzere mersûmdur ki ﴿إِلاَّ مَنْ سَفِهَ نَفْسَهُ﴾ kabîlindendir.

Vankulu Lugatı - الإفراخ maddesi

اَلْإِفْرَاخُ [el-ifrâḣ] (hemzenin kesriyle) ve

اَلتَّفْرِيخُ [et-tefrîḣ] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Yavru çıkarmak; yukâlu: أَفْرَخَ الطَّائِرُ وَفَرَّخَ بِمَعْنًى Ve

إِفْرَاخٌ [ifrâḣ] Sırrı zâhir etmeğe dahi derler; yukâlu: أَفْرَخَ الْقَوْمُ بَيْضَهُمْ إِذَا أَبْدَوْا سِرَّهُمْ Ve

إِفْرَاخٌ [ifrâḣ] Korku zâ΄il olmağa dahi derler; yukâlu: أَفْرَخَ الرَّوْعُ أَيْ ذَهَبَ الْفَزَعُ yukâlu: لِيُفْرِخْ رَوْعُكَ أَيْ لِيَخْرُجْ عَنْكَ فَزَعُكَ كَمَا يَخْرُجُ الْفَرْخُ عَنِ الْبَيْضَةِ ve yukâlu: أَفْرِخْ رَوْعَكَ يَا فُلَانُ أَيْ سَكِّنْ جَأْشَكَ Ve جَأْشٌ [ce΄ş] cîm’in fethi ve hemzenin sükûnuyla korku maʹnâsına. Ve

إِفْرَاخٌ [ifrâḣ] Zâhir olmağa dahi derler; yukâlu: أَفْرَخَ الْأَمْرُ إِذَا اسْتَبَانَ بَعْدَ اشْتِبَاهٍ Ve

تَفْرِيخٌ [tefrîḣ] Ekin çillenmeğe dahi derler, yaʹnî yerde şâh verip bitmeğe başlamağa derler; yukâlu: فَرَّخَ الزَّرْعُ تَفْرِيخًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı