Kamus-ı Muhit - الإماهة maddesi

اَلْإِمَاهَةُ [el-imâhet] ve

اَلْإِمْوَاهُ [el-imvâh] (hemzelerin kesriyle) Kuyu kazan kimse suya erişmek maʹnâsınadır; yukâlu: حَفَرَ الْبِئْرَ فَأَمَاهَ وَأَمْوَهَ أَيْ بَلَغَ الْمَاءَ Mü΄ellif bunu iki defʹa tekrâr eylemiştir. Ve

إِمَاهَةٌ [imâhet] Suvarmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهُوا دَوَابَّهُمْ أَيْ سَقَوْهَا Mü΄ellif bunu dahi tekrâr eylemiştir. Ve havuza su biriktirmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهُوا حَوْضَهُمْ إِذَا جَمَعُوا فِيهِ الْمَاءَ Ve kılıç ve bıçak namlusunu suvarmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهَ السِّكِّينَ إِذَا سَقَاهُ كَمَا يُقَالُ أَمْهَى السِّكِّينَ Ve karıştırmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهَ الشَّيْءَ إِذَا خَلَطَهُ Ve bulut çok yağmur dökmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهَتِ السَّمَاءُ إِذَا أَسَالَتْ مَاءً كَثِيرًا Ve erkek dişinin rahimine ilkâ-i nutfe eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهَ الْفَحْلُ إِذَا أَلْقَى مَاءَهُ فِي رَحِمِ الْأُنْثَى Ve yerde su tereşşüh eylemekle sızıntılı ve sulu olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهَتِ الْأَرْضُ إِذَا نَزَّتْ Ve mürekkeb galîz olmakla terkîk için hokkaya su komak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمَاهَ الدَّوَاةَ إِذَا صَبَّ فِيهَا الْمَاءَ

Vankulu Lugatı - الإماهة maddesi

اَلْإِمَاهَةُ [el-imâhet] (hemzenin kesriyle) Kuyu kazan kimse suya vâsıl olmak; yukâlu: أَمَاهَ الْحَافِرُ إِذَا أَنْبَطَ الْمَاءَ Ve

إِمَاهَةٌ [imâhet] Yer sulu olmağa dahi derler; yukâlu: أَمَاهَتِ الْأَرْضُ إِذَا ظَهَرَ فِيهَا النَّزُّ Ve نَزٌّ [nezz] nûn ile ve zâ-yı muʹceme ile yerin sulu olmasıdır. Ve

إِمَاهَةٌ [imâhet] Suvarmağa dahi derler; tekûlu: أَمَهْتُ الرَّجُلَ وَالسِّكِّينَ إِذَا سَقَيْتَهُمَا Ve

إِمَاهَةٌ [imâhet] Devâta su komağa derler, mürekkebin gılzatın izâle kılmak için; tekûlu: أَمَهْتُ الدَّوَاةَ إِذَا صَبَبْتَ فِيهَا الْمَاءَ ve

إِمَاهَةٌ [imâhet] Erkek dişinin rahimine menîsin ilkâ etmeğe dahi derler; yukâlu: أَمَاهَ الْفَحْلُ إِذَا أَلْقَى مَاءَهُ فِي رَحِمِ الْأُنْثَى