el-imrâc ~ اَلْإِمْرَاجُ

Kamus-ı Muhit - الإمراج maddesi

اَلْإِمْرَاجُ [el-imrâc] (hemzenin kesriyle) Bu dahi مَرْجٌ [merc] gibi davarı müseyyeb edip çayıra salıvermek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْرَجَ الدَّابَّةَ إِذَا أَرْسَلَهَا لِلرَّعْيِ وَمِنْهُ أَمْرَجَ الْبَحْرَيْنِ Kâle’ş-şârih: قَالَ اْلأَخْفَشُ وَيَقُولُ قَوْمٌ أَمْرَجَ الْبَحْرَيْنِ مِثْلَ مَرَجَ الْبَحْرَيْنِ فَعَلَ وَأَفْعَلَ بِمَعْنًى Ve

إِمْرَاجٌ [imrâc] Gebe nâka veledini henüz son taʹbîr olunan dağarcık içre henüz uyuşmuş kan olarak düşürmek maʹnâsınadır ki henüz hilkati musavver olmamıştır. Bunda dahi ihtilât mülâhazası vâkiʹdir; yukâlu: أَمْرَجَتِ النَّاقَةُ إِذَا أَلْقَتِ الْوَلَدَ غِرْسًا وَدَمًا Ve davarı otlatmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْرَجَ الدَّابَّةَ إِذَا رَعَاهَا Ve ʹahd ve peymâna vefâ eylemeyip gadr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْرَجَ الْعَهْدَ إِذَا لَمْ يَفِ بِهِ

Vankulu Lugatı - الإمراج maddesi

اَلْإِمْرَاجُ [el-imrâc] (hemzenin kesriyle) مَرْجٌ [merc] maʹnâsınadır. Aḣfeş eyitti: Bir kavm أَمْرَجَ الْبَحْرَيْنِ dediler; فَعَلَ ve أَفْعَلَ bir maʹnâyadır. Ve

إِمْرَاجٌ [imrâc] Nâka veledin bırakmak dağarcık içinde, henüz kan iken; yukâlu: أَمْرَجَتِ النَّاقَةُ أَيْ أَلْقَتْ وَلَدَهَا بَعْدَمَا يَصِيرُ غِرْسًا وَدَمًا Ve غِرْسٌ [ġirs] ġayn-ı muʹcemenin kesriyle şol deridir ki veledle doğar.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı