اَلْإِمْجَادُ [el-imcâd] (hemzenin kesriyle) ve
اَلتَّمْجِيدُ [et-temcîd] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bir kimse hakkında taʹzîm ve senâ eylemek maʹnâsınadır ki ululamak taʹbîr olunur; yukâlu: أَمْجَدَهُ وَمَجَّدَهُ إِمْجَادًا وَتَمْجِيدًا إِذَا عَظَّمَهُ وَأَثْنَى عَلَيْهِ Ve ʹatiyye-i kesîre vermek maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْجَدَ فُلاَنٌ اَلْعَطَاءَ وَمَجَّدَهُ إِذَا كَثَّرَهُ Ve
إِمْجَادٌ [imcâd] Deve kısmı çayırı çok merʹâya uğramak, ʹalâ-kavlin tâze çayırdan doymağa karîb otlamak maʹnâsınadır; yukâlu: أَمْجَدَتِ الْإِبِلُ إِذَا وَقَعَتْ فِي مَرْعًى كَثِيرٍ أَوْ نَالَتْ مِنَ الْخَلَى قَرِيبًا مِنَ الشِّبَعِ Ve
إِمْجَادٌ [imcâd] ve
تَمْجِيدٌ [temcîd] Deveyi doyurmak, ʹalâ-kavlin karnı dolusu yâhûd karnının nısfı dolusu ʹalef vermek maʹnâsınadır ki yarı doyurmak taʹbîr olunur; yukâlu: أَمْجَدَ الْإِبِلَ وَمَجَّدَهَا إِذَا أَشْبَعَهَا أَوْ عَلَفَهَا مِلْءَ بَطْنِهَا أَوْ نِصْفَ بَطْنِهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı