et-tere΄΄ud ~ اَلتَّرَأُّدُ

Kamus-ı Muhit - الترأد maddesi

اَلتَّرَأُّدُ [et-tere΄΄ud] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) ve

اَلْإِرْتِئَادُ [el-irti΄âd] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Mahbûbun bedeni nâzüklüğünden pâlûze gibi tir tir titremek maʹnâsınadır; yukâlu: تَرَأَّدَ الْغُلاَمُ وَارْتَأَدَ إِذَا اهْتَزَّ بَدَنُهُ نَعْمَةً Ve

تَرَأُّدٌ [tere΄΄ud] Yel sağa sola oynayarak çaparız esmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَرَأَّدَتِ الرِّيحُ إِذَا اضْطَرَبَتْ أَيْ تَمَايَلَتْ يَمِينًا وَشِمَالاً Ve pîrlikten yâhûd zaʹftan nâşî yerinden titreyerek kalkmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَرَأَّدَ زَيْدٌ إِذَا قَامَ فَأَخَذَتْهُ رِعْدَةٌ Ve tâze ağaç dalı her tarafa meyelân edip eğilmek maʹnâsınadır; yukâlu: تَرَأَّدَ الْغُصْنُ إِذَا تَفَيَّأَ وَتَذَبَّلَ Ve boyun burulmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَرَأَّدَ الْعُنُقُ إِذَا الْتَوَى

Vankulu Lugatı - الترأد maddesi

اَلتَّرَؤُّدُ [et-tere΄΄ud] (tâ’nın ve râ’nın fethi ve hemzenin zammı ve teşdîdiyle) Bir kimsenin eti nâzikliğinden ve semizliğinden titremek. Sâhib-i Ṡurâḩ bu makâmda تَرَؤُّدٌ [tere΄΄ud] “şâdmânî numûden ez-niʹmet” demiştir, galat etmiştir gûyâ ki feth-i nûn’la نَعْمَةٌ [naʹmet]i Cevherî’nin kelâmında kesr-i nûn’la olan نِعْمَةٌ [niʹmet] zann etmiştir.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı