اَلتَّرْفِيلُ [et-terfîl] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) تَمْنِينٌ [temnîn] lafzı gibi ismdir, eteklerini sürüyerek salını salını yürüyen adama denir; yukâlu: رَجُلٌ تَرْفِيلٌ إِذَا كَانَ يَرْفُلُ فِي مَشْيِهِ Ve
تَرْفِيلٌ [terfîl] Masdar olur, kuyunun suyunu çoğaltmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَفَّلَ الرَّكِيَّةَ إِذَا أَجَمَّهَا Ve
تَرْفِيلٌ [terfîl] Ehl-i ʹarûz ıstılâhında bahr-i kâmilin mütefâʹilun cüz΄üne bir sebeb-i hafîf ziyâde eylemekten ʹibârettir ki mütefâʹilâtün olur, iḩmâm-ı rekiyyet yâhûd cerr-i žeyl maʹnâsından ki tûl-i zeylin lâzımıdır, me΄hûzdur lâkin تَرْفِيلٌ [terfîl] ʹilleti bahr-i kâmil-i meczuvve belki ʹarûz-ı sâlisenin darb-ı evveline mahsûstur. Ve
تَرْفِيلٌ [terfîl] Bir adamı seyyid ve ʹâlî-şân kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: رَفَّلَهُ الْمَلِكُ إِذَا سَوَّدَهُ Ve ululamak, taʹzîm maʹnâsınadır; yukâlu: رَفَّلَهُ إِذَا عَظَّمَهُ Ve horlamak, tezlîl maʹnâsına olmakla zıdd olur; yukâlu: رَفَّلَهُ إِذَا ذَلَّلَهُ Bunda binâsı izâle içindir. Ve temlîk maʹnâsınadır; yukâlu: رَفَّلَهُ إِيَّاهُ إِذَا مَلَّكَهُ إِيَّاهُ
اَلتَّرْفِيلُ [et-terfîl] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Kuyunun suyın çoğaltmaktır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı