el-ḩaṡîr ~ اَلْحَصِيرُ

Kamus-ı Muhit - الحصير maddesi

اَلْحَصِيرُ [el-ḩaṡîr] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Gussa ve tasa sebebiyle teng-dil olmuş adama denir; yukâlu: جَعَلَهُ الْغَمُّ حَصِيرًا أَيِ الضَّيِّقُ الصَّدْرِ Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] بَارِيَّةٌ [bâriyyet]e denir ki maʹrûf döşemedir, sâzlıktan işlenir, Türkîde dahi hasır derler; eczâsı birbirini tazyîk eylediği için ıtlâk olunur. Ve şol damara denir ki davarın yanları üstünden karnı tarafına doğru arkuru çekilip uzanmıştır, ʹalâ-kavlin mahall-i mezbûrda olan etçeğize denir yâhûd kıl biten derinin altında olan deri ile eyegü kemiklerinin arkurudan aralığında olur. Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Yana denir; yukâlu: ضَرَبَ حَصِيرَيِ الدَّابَّةِ أَيْ جَنْبَيْهَا Ve pâdişâha ıtlâk olunur, nâstan mahsûr yaʹnî muhtecib olduğu için yâhûd nâsı her bâr huzûruna vusûl ve duhûlden حَاصِرٌ [ḩâṡir] yaʹnî mâniʹ olduğu için; yukâlu: غَضِبَ الْحَصِيرُ عَلَى فُلاَنٍ أَيِ الْمَلِكُ Ve zindâna ıtlâk olunur; yukâlu: خَلَّدَهُ الْحَصِيرُ فِي الْحَصِيرِ عَلَى الْحَصِيرِ أَيِ الْمَلِكُ فِي السِّجْنِ عَلَى الْبَارِيَّةِ Ve meclise ıtlâk olunur. Ve yola ve tarîka ıtlâk olunur. Ve suya denir. Ve insândan ve sâ΄ir nesneden sıra ve tabura denir, صَفٌّ [ṡaff] maʹnâsına. Ve yer yüzüne denir. Cemʹi أَحْصِرَةٌ [aḩṡiret] ve حُصُرٌ [ḩuṡur] gelir zammeteynle. Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Kılıcın cevherine, ʹalâ-kavlin iki cânibine denir. Ve bahîl ve nâkese denir. Ve şol ʹayyâş-meşrebe denir ki buhl ve denâ΄etinden nâşî şürb-i şarâb eylemez ola; yukâlu: رَجُلٌ حَصِيرٌ إِذَا كَانَ لاَ يَشْرَبُ الشَّرَابَ بُخْلاً Ve

حَصِيرٌ [Ḩaṡîr] Cuheyne kabîlesi yurdunda bir dağın ismidir, ʹalâ-kavlin Ġaṯafân yurdundadır. Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Mutlakâ maʹrûf hasır gibi mensûc olan şey΄e denir. Ve şol münakkaş ve müzeyyen ve dil-keş sevb ve kumaşa denir ki manzaraya hasır gibi yayılıp açıldıkta seyr ve temâşâ edenlerin kulûbunu hüsn ü letâfeti cihetiyle kendisine ahz ve hasr eder ola; yukâlu: ثَوْبٌ حَصِيرٌ أَيْ مُزَخْرَفٌ مُوَشًّى إِذَا نُشِرَتْ أَخَذَتِ الْقُلُوبَ مَآخِذَهُ لِحُسْنِهِ Ve

حَصِيرٌ [Ḩaṡîr] Bir vâdî adıdır. Ve Yemen’de bir hısn ve hisâr adıdır. Ve Medîne kurbünde Nemelâ sularından bir su adıdır.

Vankulu Lugatı - الحصير maddesi

اَلْحَصِيرُ [el-ḩaṡîr] (ḩâ’nın fethi ve ṡâd’ın kesri ve meddiyle) Bahîle [derler]. Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Bûriyâya dahi derler, nitekim meşhûrdur. Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Yan maʹnâsına gelir جَنْبٌ [cenb] gibi. Aṡmaʹî eyitti: حَصِيرٌ [ḩaṡîr] şol damarın mâ-beynidir ki atın ve devenin yanında arkırı zâhir olur yan nihâyet bulduğu yere dek. Ve

حَصِيرٌ [ḩasîr] Pâdişâha dahi derler verâ-yı hicâbda olduğu için. Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Habs-hâneye derler. Kâlallâhu taʹâlâ: ﴿وَجَعَلْنَا جَهَنَّم لِلْكَافِرِينَ حَصِيرًا﴾ (الإسراء 8) Ve

حَصِيرٌ [ḩaṡîr] Hurmâ kodukları yere dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı