اَلْخَضْبُ [el-ḣaḋb] (ḣâ’nın fethi ve ḋâd-ı muʹcemenin sükûnuyla) Boyamak, telvîn maʹnâsınadır; yukâlu: خَضَبَهُ خَضْبًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي اِذَا لَوَّنَهُBu sûrette خَضْبٌ [ḣaḋb] صِبْغٌ [ṡibġ] ile mürâdiftir., nihâyet vesme ve hınnâ ile rengîn eylemekte müştehir olmuştur. Ve hurmâ ağacının ibtidâ çıkan yemişi yeşillenmek maʹnâsınadır; yukâlu: خَضَبَ النَّخْلُ اِذَا اخْضَرَّ طَلْعُهُVe
خَضْبٌ [ḣaḋb] O gûne yeşillenmek hâletine denir ki ism olur. Cemʹi, خُضُوبٌ [ḣuḋûb] gelir. Ve
خَضْبٌ [ḣaḋb] Yerin nebâtı zuhûr eylemek maʹnâsına istiʹmâl olunur ki rûy-ı zemîn yemyeşil rengîn olur; yukâlu: خَضَبَتِ اْلأَرْضُ اِذَا طَلَعَ نَبَاتُهَا Ve
خَضْبٌ [ḣaḋb] Şol nebâta denir ki solup sararmış iken üzerine yağmur yağmakla yeşerip tâzelenmiş ola; ʹalâ-kavlin ağacının şol yeşillenmesine denir ki henüz yaprak açmağa başladıkta zâhir ola.
اَلْخَضْبُ [el-ḣaḋb] (ḣâ’nın fethi ve ḋâd’ın sükûnuyla) Boyamak; yukâlu: خَضَبْتُ الشَّيْءَ أَخْضِبُهُ خَضْبًا Ve hurmâ ağacı yeşermek; yukâlu: خَضَبَ النَّخْلُ أَيِ اخْضَرَّ Ve اَلْكُلُّ مِنَ الْبَابِ الثَّانِي
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı