el-mevlâ ~ اَلْمَوْلَى

Kamus-ı Muhit - المولى maddesi

اَلْمَوْلَى [el-mevlâ] (mîm’in fethi ve elifin kasrıyla) Mâlik maʹnâsınadır; yukâlu: هُوَ مَوْلَاهُ أَيْ مَالِكُهُ Ve kula denir, ʹabd maʹnâsına;câriyeye مَوْلَاةٌ [mevlât] denir. Ve kul âzâd eden adama denir, مُعْتِقٌ [muʹtiḵ] maʹnâsına. Ve âzâd olmuş kula denir, مُعْتَقٌ [muʹtaḵ] maʹnâsına. Ve bir adamın yâr ve hem-dem sâhibine denir. Ve bir kimsenin yakın hısımına denir, ʹamm-zâde ve dayı-zâde gibi. Ve komşuya denir, جَارٌ [câr] maʹnâsına. Ve bir adamın hem-ʹahdine ve halîf ve muʹâhedine denir;ferâ΄izde مَوْلَى الْمُوَالَاةِ bundandır. Ve bir adamın oğluna denir, yukâlu: هَذَا مَوْلَاهُ أَيِ ابْنُهُ Ve ʹamucasına denir. Ve mihmân ve nezîline denir. Ve şerîk ve ortağa denir. Ve bir adamın kız kardeşi oğluna denir ki yeğen taʹbîr olunur. Ve bir adamın velîsine denir ki umûrunda velâyeti olan kimseden ʹibârettir, veliyy-i nikâh ve veliyy-i yetîm gibi. Ve bir adamın mürebbîsine denir; yukâlu: هُوَ مَوْلَاهُ أَيْ رَبُّهُ Ve muʹîn ve nâsır maʹnâsınadır. Ve inʹâm eden adama denir, مُنْعِمٌ [munʹim] maʹnâsına. Ve inʹâm olunmuş adama denir, مُنْعَمٌ عَلَيْهِ[munʹamun ʹaleyh] maʹnâsına. Ve bir adamın dostuna ve muhibbine denir. Ve bir kimsenin tâbiʹine denir; yukâlu: هَذَا مَوْلَاهُ أَيْ تَابِعُهُ Ve dâmâda denir, صِهْرٌ [ṡihr] maʹnâsına. Ve seyyid ve zî-şân adama denir; yukâlu: هُوَ مَوْلَاهُمْ أَيْ سَيِّدُهُمْ Ve مَوْلَى [mevlâ] lafzının cemʹi مَوَالِي [mevâlî] gelir ve bu kurb maʹnâsına olan وَلْيٌ [vely] mâddesinden مَفْعَلٌ [mefʹal]dir.

Vankulu Lugatı - المولى maddesi

اَلْمَوْلَى [el-mevlâ] (mîm’in fethi ve vâv’ın sükûnu ve elifin kasrıyla) Âzâd edici kimse. Ve âzâd olmuşa dahi derler,مُعْتِقٌ [muʹtiḵ] ile مُعْتَقٌ [muʹtaḵ] gibi. Ve ʹamm oğluna dahi derler. Ve yardım ediciye ve komşuya dahi derler.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı