اَلْوَحَدُ [el-veḩad] ve
اَلْأَحَدُ [el-eḩad] (fethateynle) ve
اَلْوَحِدُ [el-vaḩid] (كَتِفٌ [ketif] vezninde) ve
اَلْوَحِيدُ [el-vaḩîd] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) ve
اَلْمُتَوَحِّدُ [el-mutevaḩḩid] Yalnız, yegâne ve yektâ maʹnâsınadır; yukâlu: رَجُلٌ وَحَدٌ وَأَحَدٌ وَوَحِدٌ وَوَحِيدٌ وَمُتَوَحِّدٌ أَيْ مُنْفَرِدٌ [Ve] كَتِفٌ [ketif] vezninde وَحِدٌ [vaḩid]in mü΄ennesi وَحِدَةٌ [vaḩidet]tir.
اَلْوَحَادَةُ [el-veḩâdet] (سَعَادَةٌ [saʹâdet] vezninde) ve
اَلْوُحُودَةُ [el-vuḩûdet] ve
اَلْوُحُودُ [el-vuḩûd] (vâv’ların zammıyla) ve
اَلْوَحْدُ [el-vaḩd] ve
اَلْوَحْدَةُ [el-vaḩdet] (وَعْدٌ [vaʹd] ve وَعْدَةٌ [vaʹdet] veznlerinde) ve
اَلْحِدَةُ [el-ḩidet] (عِدَةٌ [ʹidet] vezninde) Yalnız kalmak maʹnâsınadır ki murâd biricik olmaktır; yukâlu: وَحِدَ الرَّجُلُ وَكَعَلِمَ وَوَحُدَ كَكَرُمَ يَحِدُ فِيهِمَا وَحَادَةً وَوُحُودَةً وَوُحُودًا وَوَحْدًا وَوَحْدَةً وَحِدَةً إِذَا بَقِيَ مُفْرَدًا
اَلْوَحَدُ [el-veḩad] (fethateynle) ve
اَلْوَحِدُ [el-veḩid] (vâv’ın fethi ve ḩâ’nın kesriyle) ve
اَلْوَحِيدُ [el-veḩîd] (vâv’ın fethiyle كَرِيمٌ [kerîm] vezni üzere) Bir dâne, yegâne maʹnâsına; yukâlu رَجُلٌ وَحَدٌ وَوَحِدٌ وَوَحِيدٌ أَيْ مُنْفَرِدٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı