اَلْوَلْوَالُ [el-velvâl] بَلْبَالٌ [belbâl] vezninde ve mürâdifidir ki gussa ve tasa maʹnâsınadır; yukâlu: أَخَذَهُ الْوَلْوَالُ أَيِ الْبَلْبَالُ Ve veyl ve helâkle duʹâ eylemeğe denir; tekûlu: سَمِعْتُ وَلْوَالَ الْمَرْأَةِ وَهُوَ الدُّعَاءُ بِالْوَيْلِ Ve bunda masdar olmak dahi muhtemeldir. Ve
وَلْوَالٌ [velvâl] Erkek baykuşa denir. Ve
اَلْوَلْوَلَةُ [el-velvelet] (زَلْزَلَةٌ [zelzelet] vezninde) ve
اَلْوَلْوَالُ [el-velvâl] (بَلْبَالٌ [belbâl] vezninde) Yay çinremek maʹnâsınadır; yukâlu: وَلْوَلَتِ الْقَوْسُ وَلْوَلَةً وَوِلْوَالًا إِذَا صَوَّتَتْ Ve nevha eden ʹavret feryâd ve figân ile ağlamak maʹnâsınadır ki murâd vâveylâ diyerek ağlamaktır; yukâlu: وَلْوَلَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا أَعْوَلَتْ Mütercim der ki muzâʹaf olan فَعْلَالٌ [faʹlâl] vezninde meftûhu’l-fâ΄ olarak dahi lügattır.
اَلْوَلْوَلَةُ [el-velvelet] (ʹalâ-vezni اَلزَّلْزَلَة [ez-zelzelet]) Refʹ-i savtla ağlamak.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı