cezâ΄ ~ جَزَاءٌ

Kamus-ı Muhit - جزاء maddesi

اَلْجَزَاءُ [el-cezâ΄] (zâ-yı muʹceme ile وَفَاءٌ [vefâ΄] vezninde) ve

اَلْجَازِيَةُ [el-câziyet] Mükâfât ʹale’ş-şey΄ maʹnâsına ismlerdir ki bir nesneye mukâbil ʹivazdan ʹibârettir; yukâlu: هَذَا جَزَاءُ مَا فَعَلْتَ وَجَازِيَتَهُ أَيْ مُكَافَأَتَهُ Ve

جَزَاءٌ [cezâ΄] Masdar olur, mükâfât eylemek maʹnâsına; yukâlu: جَزَاهُ بِهِ وَعَلَيْهِ يَجْزِي جَزَاءً إِذَا كَافَأَهُ Ve kâfî olmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَزَى الشَّيْءُ إِذَا كَفَى Ve ödemek maʹnâsınadır; yukâlu: جَزَى عَنْهُ إِذَا قَضَى

Vankulu Lugatı - جزاء maddesi

اَلْمُجَازَاةُ [el-mucâzât] (mîm’in zammı ile) Bi-maʹnâhu; tekûlu: جَازَيْتُهُ مُجَازَاةً Ve bâb-ı mugâlebeden جَازَيْتُهُ فَجَزَيْتَهُ dahi derler, غَلَبْتُهُ فِي الْمُجَازَاةِ maʹnâsına. Ve

جَزَاءٌ [cezâ΄] Kazâ maʹnâsına dahi gelir; yukâlu: جَزَى عَنِّي هَذَا الْأَمْرَ أَيْ قَضَى ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿لَا تَجْزِي نَفْسٌ عَنْ نَفْسٍ شَيْئًا﴾ (البقرة، 48) ve hadîsi Ebî Burde b. Neyyâr: “تَجْزِى عَنْكَ وَلَا تَجْزِي بَعْدَكَ” أَيْ تَقْضِي Ve

جَزَاءٌ [cezâ΄] Kifâyet maʹnâsına da gelir; yukâlu: جَزَتْ عَنْكَ شَاةٌ أَيْ كَفَتْ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı