Gerçi mü΄ellif قَنْطَرَةٌ [ḵanṯarat]ı dahi جَسْرٌ [cesr] ile taʹrîf eylemiştir, lâkin جَسْرٌ [cesr] istiʹmâlde mutlaktır, gerek taştan ve tahtadan ve gerek düz ve gerek yüksek olsun. Ve قَنْطَرَةٌ [ḵanṯarat]ın mefhûmunda ihkâm ve irtifâʹ muʹteber olmakla taştan kemerli yüksek olanına mahsûstur. Meselâ nehr-i Tuna üzere kurdukları köprüye جَسْرٌ [cesr] denip قَنْطَرَةٌ [ḵanṯarat] denmez. Ve Zemaḣşerî جَسْرٌ [cesr]i küçük ve قَنْطَرَةٌ [ḵanṯarat]ı büyük köprü ile tefsîr eylemiştir. Ve ʹörf-i fukahâda haşeb ve elvâhtan ittihâz ve vazʹ ve refʹle mebnî olana جَسْرٌ [cesr] ve hacer ve âcürden mevzûʹan ittihâz olunana قَنْطَرَةٌ [ḵanṯarat] ıtlâk olunur, niteki Nihâye-iHidâye’de meşrûhtur. Ve
جَسْرٌ [cesr] ʹAzîmü’l-heykel olan deveye ıtlâk olunur; mü΄ennesi جَسْرَةٌ [cesret]tir hâ’yla. Ve bâlâ-bülend bahâdır adama ıtlâk olunur. Ve işlek yâhûd uzun erkek deveye ıtlâk olunur. Ve mutlakâ dahâmetli insân ve hayvâna ıtlâk olunur. Ve
جَسْرٌ [Cesr] Ḵuḋâʹa kabîlesinden bir cemâʹat adıdır. Ve Cesr b. ʹUle ve Cesr b. Şeyʹullah ve Cesr b. Muḩârib ve Cesr b. Temîm ki ricâl-i ʹArabdandır, cümlesi cîm’in fethiyledir. Ve Ebû Cisr el-Muḩâribî ve Cisr b. Vehb ve hafîdi Cisr b. Zehrân ve Cisr b. Ferḵad ve Cisr b. Ḩasan ve Cisr b. ʹAbdullâh el-Murâdî cîm’lerin kesriyledir, niteki baʹzı muhaddisîn kavlidir, lâkin savâb olan bunlar da cîm’in fethiyledir. Ve Cesre bint Decâce bir muhaddise kadındır, Hazret-i ʹÂ΄işe’den rivâyet-i hadîs eylemiştir.
اَلْجِسْرُ [el-cisr] (cîm’in kesri ve sîn’in sükûnuyla) ve
اَلْجَسْرُ [el-cesr] (cîm’in fethiyle) Köprüdür ki üzerinden mürûr ederler. Ve
جَسْرٌ [cesr] (cîm’in fethiyle) Devenin ve gayrın büyüğüne dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı