اَلشِّفَاءُ [eş-şifâ΄] (كِسَاءٌ [kisâ΄] vezninde) Devâ΄ ve ʹilâc maʹnâsınadır, tesmiye bi’l-masdardır; cemʹi أَشْفِيَةٌ [eşfiyet] ve cemʹü’l-cemʹi أَشَافِي [eşâfî] gelir, yukâlu: فِيهِ شِفَاءٌ أَيْ دَوَاءٌ Mü΄ellifin Baṡâ΄ir’de beyânına göre bu mâdde şîn-i meftûha ile kenâr maʹnâsına olan شَفَا mâddesinden me΄hûzdur ki ʹâfiyet ve selâmet kenârına varmak maʹnâsına olup baʹdehu ʹâfiyette müstaʹmel oldu. Ve
شِفَاءٌ [şifâ΄] Hastayı sağaltmak maʹnâsınadır; yukâlu: شَفَاهُ اللهُ مِنْ مَرَضِهِ يَشْفِيهِ شِفَاءً أَيْ بَرَأَهُ Şârih der ki hasta sağalmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: شُفِيَ الْمَرِيضُ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا بَرَأَ Ve
شِفَاءٌ [şifâ΄] Hasta için ʹâfiyet istemek maʹnâsınadır; yukâlu. شَفَاهُ إِذَا طَلَبَ لَهُ الشِّفَاءَ Ve güneş batmak maʹnâsınadır; yukâlu: شَفَتِ الشَّمْسُ إِذَا غَرَبَتْ Ve
شِفَاءُ [Şifâ΄] Esâmî-i nâstandır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı