اَلْإِصَارُ [el-iṡâr] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde) ve
اَلْإِصَارَةُ [el-iṡâret] (hâ’yla) Bunlar da çadırın eteklerini bend ettikleri küçük ipe denir. Cemʹi أُصُرٌ [uṡur] gelir zammeteynle. Ve
إِصَارٌ [iṡâr] Çadırın ipini geçirecek kazığa denir. Ve zenbîle denir. Ve otluğa denir, حَشِيشٌ [ḩaşîş] maʹnâsına. Ve şol çula ve kilime denir ki içine biçilmiş otluk vazʹ ederler. Cemʹi أُصُرٌ [uṡur] gelir zammeteynle ve آصِرَةٌ [âṡiret] gelir, أَفْعِلَةٌ [efʹilet] vezninde.
اَلْإِصَارُ [el-iṡâr] (hemzenin kesri ile) ve
اَلْأَيْصَرُ [el-eyṡar] (hemzenin fethi ve yâ’nın sükûnuyla) Şol kısa ipe derler ki haymenin aşağısına bağlarlar, kazığa bend etmek için. Ve
إِصَارٌ [iṡâr] Ota dahi derler, حَشِيشٌ [ḩaşîş] maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı