et-taḋrîc ~ اَلتَّضْرِيجُ

Kamus-ı Muhit - التضريج maddesi

اَلتَّضْرِيجُ [et-taḋrîc] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bir nesneyi aşağıya salıvermek maʹnâsınadır; yukâlu: ضَرَّجَ الْجَيْبَ تَضْرِيجًا إِذَا أَرْخَاهُ Ve merkûbu gâret ve yağma kasdıyla seğirttirmek maʹnâsınadır; yukâlu: ضَرَّجَ اْلإِبِلَ إِذَا رَكَضَهَا فِي الْغَارَةِ Ve kelâmı tezyîn ve tahsîn edip münakkah ve müzehheb söylemek maʹnâsınadır; yukâlu: ضَرَّجَ الْكَلاَمَ إِذَا حَسَّنَهُ وَزَوَّقَهُ Ve bez makûlesi nesneyi kırmızıya boyamak maʹnâsınadır; yukâlu: ضَرَّجَ الثَّوْبَ إِذَا صَبَغَهُ بِالْحُمْرَةِ Ve burna vurup kan ile âlûde kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: ضَرَّجَ اْلأَنْفَ بِالدَّمِ إِذَا أَدْمَاهُ

Vankulu Lugatı - التضريج maddesi

اَلتَّضَرُّجُ [et-teḋarruc] (fethateynle ve râ’nın zammı ve teşdîdiyle) Bulaşmak; yukâlu: تَضَرَّجَ بِالدَّمِ أَيْ تَلَطَّخَ Ve

تَضَرُّجٌ [teḋarruc] Bir nesne perdesinden taşra çıkmak; yukâlu: تَضَرَّجَ عَنِ الْبَقْلِ لَفَائِفُهُ إِذَا انْفَتَحَتْ Yaʹnî kaçan ottan gılâfı açılsa böyle derler. Ve yarılmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: تَضَرَّجَ الْبَرْقُ إِذَا انْشَقَّ Ve

اَلتَّضْرِيجُ [et-taḋrîc] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Bir nesneyi kırmızıya boyamak bir vechile ki ne katı koyu ve ne hod açık ola; tekûlu: ضَرَّجْتُ الثَّوْبَ تَضْرِيجًا إِذَا صَبَغْتَهُ بِالْحُمْرَةِ وُهَوَ دُونَ الْمُشْبَعِ وَفَوْقَ الْمُوَرَّدِ Ve مُوَرَّدٌ [muverred] açık olan kırmızıya derler ki kül rengi demektir. Ve

تَضْرِيجٌ [taḋrîc] Bulaştırmak maʹnâsına dahi gelir; yukâlu: ضَرَّجَ أَنْفَهُ بِدَمٍ إِذَا أَدْمَاهُ Yaʹnî burnın kanatsa.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı