Kamus-ı Muhit - الفرفرة maddesi

اَلْفَرْفَرَةُ [el-ferferet] (زَلْزَلَةٌ [zelzelet] vezninde) Bir kimseye haykırmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَهُ إِذَا صَاحَ بِهِ Ve sözü çoğaltıp halt-ı kelâm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ فِي كَلاَمِهِ إِذَا خَلَطَ Ve bir nesneyi kırmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَهُ إِذَا كَسَرَهُ Ve kesmek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَهُ إِذَا قَطَعَهُ Ve çalkayıp ırgalamak maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَهُ إِذَا حَرَّكَهُ Ve silkip sarsmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَهُ إِذَا نَفَضَهُ Ve bir adamın ʹırz ve nâmûsuna halel verecek iʹtirâzâtla dillemek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ فُلاَنًا إِذَا نَالَ مِنْ عِرْضِهِ Ve bir nesneyi pâre pâre eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ الذِّئْبُ الشَّاةَ إِذَا مَزَّقَهَا Ve hayvân kısmı vücûdunu silkmek maʹnâsınadır ki silkinmek taʹbîr olunur; yukâlu: فَرْفَرَ الْبَعِيرُ إِذَا نَفَضَ جَسَدَهُ Ve adımları sık sık atarak tîz tîz gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ الرَّجُلُ إِذَا أَسْرَعَ وَقَارَبَ الْخَطْوَ Ve hafîflik ve sebük-serlik eylemek maʹnâsınadır ki vakâr ve temkîn mukâbilidir; yukâlu: فَرْفَرَ الرَّجُلُ إِذَا طَاشَ وَخَفَّ Ve at kısmı başından başlığı sıyırmak için gemin damağını dişlerine çalarak başını peyderpey silkmek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ الْفَرَسُ إِذَا ضَرَبَ بِفَأْسِ لِجَامِهِ أَسْنَانَهَ وَحَرَّكَ رَأْسَهُ Ve فَرْفَارٌ [ferfâr] dedikleri merkeb-i nisvân düzmek maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ الرَّجُلُ إِذَا عَمِلَ اَلْفَرْفَارَ Ve şecer-i ferfâr ile âteş yakmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ الرَّجُلُ إِذَا أَوْقَدَ بِشَجَرِ الْفَرْفَارِ Ve bir nesneyi yarıp açmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَرْفَرَ الزِّقَاقَ وَغَيْرَهَا إِذَا خَرَقَهَا

Vankulu Lugatı - الفرفرة maddesi

اَلْفَرْفَرَةُ [el-ferferet] (دَحْرَجَةٌ [daḩrecet] vezni üzere) Tahrîk etmek, هَرْهَرَةٌ [herheret] gibidir veznen ve maʹnen; yukâlu: فَرْفَرْتُ الشَّيْءَ إِذَا حَرَّكْتَهُ Ve

فَرْفَرَةٌ [ferferet] At licâmının damağın dişine vurup başın tahrîk etmeğe de derler. Ve baʹzılar bunu İmru΄ulḵays’ın şiʹrinde ḵâf’la dahi rivâyet kıldılar. Ve

فَرْفَرَةٌ [ferferet] Yeynicekliğe dahi derler, hiffet maʹnâsına.