اَلْفِيقَةُ [el-fîḵat] (fâ’nın kesriyle) İki sağım arasında memede müctemiʹ olan sütün ismidir; cemʹi فِيقٌ [fîḵ] gelir hâ’sız ve فِيَقٌ [fiyaḵ] gelir, عِنَبٌ [ʹineb] vezninde ve فِيقَاتٌ [fîḵât] gelir fâ’nın kesri ve meddiyle ve أَفْوَاقٌ [efvâḵ] gelir ve cemʹü’l-cemʹi أَفَاوِيقُ [efâvîḵ] gelir. Ve
فِيقَةُ الضُّحَى [fîḵatu’ḋ-ḋuḩâ] Kabakuşluğa ıtlâk olunur; tekûlu: أَتَيْتُهُ فِيقَةَ الضُّحَى أَيِ ارْتِفَاعَهَا Ve
أَفَاوِيقُ [efâvîḵ] Sehâbda cemʹ olan şol yağmurlara denir ki sâʹaten baʹde sâʹat yağar ola; yukâlu: سَحَّتِ السَّمَاءُ أَفَاوِيقَهَا وَهِيَ مَا اجْتَمَعَ فِي السَّحَابِ مِنْ مَاءٍ فَهُوَ يُمْطِرُ سَاعَةً بَعْدَ سَاعَةٍ Ve
أَفَاوِيقُ اللَّيْلِ [efâvîḵu’l-leyl] Gecenin ekser vaktine ıtlâk olunur; tekûlu: خَرَجْنَا بَعْدَ أَفَاوِيقَ مِنَ اللَّيْلِ أَيْ أَكْثَرَهُ
اَلْأَفَاوِيقُ [el-efâvîḵ] (hemzenin fethi ve vâv’ın kesri ve meddiyle) أَفْوَاقٌ [efvâḵ]ın cemʹidir, zikr olunan sütler maʹnâsına. Ve
أَفَاوِيقُ [efâvîḵ] Şol bulutta cemʹ olan suya derler ki sâʹaten baʹde-sâʹat yağar.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı