اَلْإِفْرَارُ [el-ifrâr] (hemzenin kesriyle) Kaçırmak maʹnâsınadır; tekûlu: أَفْرَرْتُهُ إِذَا جَعَلْتَهُ فَارًّا Ve at ve deve makûlesinin kulun dişleri düşüp yerine gayrı diş bitmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَرَّتِ الْخَيْلُ وَالْإِبِلُ لِلْإِثْنَاءِ إِذَا سَقَطَتْ رَوَاضِعُهَا وَطَلَعَ غَيْرُهَا Ve إِثْنَاء [išamp;nâ΄] ön dişleri bırakmağa denir. Ve
إِفْرَارٌ [ifrâr] Bir adama firâr edecek iş işlemekle onu firâra bâʹis olmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَرَّ فُلاَنًا إِذَا فَعَلَ بِهِ مَا يَفِرُّ عَنْهُ Ve kılıçla birinin başına vurup ayırmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَرَّ رَأْسَهُ بِالسَّيْفِ إِذَا أَفْرَاهُ أَيْ شَقَّهُ Mü΄ellif bunu tekrâr eylemiştir.
اَلْإِفْرَارُ [el-ifrâr] (hemzenin kesriyle) Kaçırmak; yukâlu: أَفَرَّهُ غَيْرُهُ Ve
إِفْرَارٌ [ifrâr] Deve kulun dişlerin bırakmağa dahi derler; yukâlu: أَفَرَّتِ الْإِبِلُ لِلْإِثْنَاءِ إِذَا ذَهَبَتْ رَوَاضِعُهَا وَطَلَعَ غَيْرُهَا Ve إِثْنَاءٌ [išamp;nâ΄] šamp;â-i müsellese ile ön dişlerin bırakmağa derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı