et-taḵrîb ~ اَلتَّقْرِيبُ

Kamus-ı Muhit - التقريب maddesi

اَلتَّقْرِيبُ [et-taḵrîb] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Zikr olunan قُرُبٌ [ḵurub] lafzındandır ki boş böğüre denir. قَرَبٌ [ḵarab]-i mezkûr gibi, bir kimsenin böğrü ağrımak maʹnâsınadır; yukâlu: قَرَّبَ الرَّجُلُ تَقْرِيبًا إِذَا اشْتَكَى قُرُبَهُ Ve

تَقْرِيبٌ [taḵrîb] At kısmının bir gûne yelmesine denir; ʹalâ-kavlin iki ellerini birden kaldırıp birden yere komak vechiyle olan yelmesine denir ki dürtülme taʹbîr olunur. Ve bu, ism mecrâsında istiʹmâl olunur; yukâlu: يَعْدُو الْفَرَسُ التَّقْرِيبَ وَهُوَ ضَرْبٌ مِنَ الْعَدْوِ أَوْ أَنْ يَرْفَعَ يَدَيْهِ مَعًا وَيَضَعَهُمَا مَعًا Ve

تَقْرِيبٌ [taḵrîb] ʹArablar esenleştikleri vaktte حَيَّاكَ اللهُ وَقَرَّبَ دَارَكَ ʹibâretiyle terhîb eylemek maʹnâsına istiʹmâl olunur; tekûlu: دَخَلْتُ عَلَيْهِ فَأَهَّلَ وَرَحَّبَ وَحَيَّا وَقَرَّبَ

Vankulu Lugatı - التقريب maddesi

اَلتَّقْرِيبُ [et-taḵrîb] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Bir nesneyi yakın kılmak; yukâlu: قَرَّبْتُهُ تَقْرِيبًا أَيْ أَدْنَيْتُهُ ve

تَقْرِيبٌ [taḵrîb] Onun bir cins seğirtmesine derler, iki elin maʹan kaldırıp maʹan yere komakla ki muʹtâd olan seğirtmenin mâ-dûnudur. Ve muʹtâd olan seğirtmeğe حُضْرٌ [ḩuḋr] derler, ḋamm-ı ḩâ-i mühmele ve sükûn-ı ḋâd-ı muʹceme ile. Ve atın iki türlü تَقْرِيبٌ [taḵrîb]i vardır, biri aʹlâ ve biri ednâdır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı