اَلرَّوْسَمُ [er-revsem] (جَوْهَرٌ [cevher] vezninde) Âfet ve dâhiyeye denir. Ve şol damgaya denir ki ona hâtem gibi bir iki hatt kazıp onunla dolu küp ağzına mühr vururlar.Kezâlik şol küçük tahtaya denir ki damga nakşı gibi oyma nakşı olmakla onunla çeç harman mührlenir, رَوْشَمٌ [revşem] dahi denir şîn-i muʹceme ile. Vâkıʹâ bizim diyârlarda ona reşm taʹbîr ederler, harmanı şahne reşmledi derler; küp kapağından büyücek kulplu ve damgalı tahtadır, damga basar gibi onunla çeç harmanın her tarafına basarlar, tâ ki mühr altında kalıp dest-i hıyânetten mahfûz olur. Bu cihetle hâlen kîle ve dirhem makûlesi üzere basılan damgalara da ıtlâk olunur. Ve
رَوْسَمٌ [revsem] ʹAlâmet maʹnâsınadır. Ve eser ve resm maʹnâsınadır. Ve altına cilâ verecek nesneye denir.
اَلرَّوْسَمُ [er-revsem] (ʹalâ-vezni حَيْدَر [ḩayder]) Kezâlik رَسْمٌ maʹnâsınadır. Ve baʹzılar eyitti: رَوْسَمٌ [revsem] bir nesnedir ki onunla altınlara cilâ verirler. Ve
رَوْسَمٌ [revsem] Şol ağaca dahi derler ki onun yazısı vardır, onunla buğday mührlerler. Ve şîn-i muʹceme ile dahi lügattir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı