er-rehebût ~ اَلرَّهَبُوتُ

Kamus-ı Muhit - الرهبوت maddesi

اَلرَّهْبَى [er-rehbâ] (râ’nın fethi ve zammı ve elifin kasrı ve meddiyle) ve

اَلرَّهَبُوتَى [er-rehebûtâ] (fethateyn ve kasr ile) ve

اَلرَّهَبُوتُ [er-rehebût] (مَلَكُوتٌ [melekût] vezninde) Ondan ismlerdir, korkmağa denir ve minhu: “رَهَبُوتٌ خَيْرٌ مِنْ رَحَمُوتٍ” أَيْ لِأَنْ تُرْهَبَ خَيْرٌ مِنْ أَنْ تُرْحَمَ Yaʹnî “Sana dâ΄imâ mahzar-ı havf u haşyet olmak hâleti mevkiʹ-i rahm ü şefkat olmak hâletinden hayrlıdır, zîrâ senin zâtında mâye-i şerr ü fesâd merkûz olmakla rahm ve müsâmaha olunduğun sûrette ibrâz ve icrâsına mecbûr olursun, lâkin dâ΄imâ havf ve haşyet üzere olunca ser be-girîbân kendi hâline meşgûl olup durursun.” Mâr-ı sermâ-dîdeye Mevlâ güneş göstermesin.

Vankulu Lugatı - الرهبوت maddesi

اَلرَّهَبُوتُ [er-rehebût] (râ’nın ve hâ’nın fethiyle ve bâ’nın zammıyla) Korkmak. Ve gâh olur ki mübâlagaten sıfat vâkiʹ olur; yukâlu: رَجُلٌ رَهَبُوتٌ Korkmuş kimse maʹnâsına; yukâlu: “رَهَبُوتٌ خَيْرٌ مِنْ رَحَمُوتٍ” Yaʹnî “Mazhar-ı mehâbet olmak hayrlıdır, mahall-i merhamet olmaktan.” Zîrâ tahvîf olunan kimse yaramazlık etmeğe cür΄et etmez, ammâ merhamet olunan ihtimâldir ki ede.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı