ṯulûʹ ~ طُلُوعٌ

Kamus-ı Muhit - طلوع maddesi

اَلطُّلُوعُ [eṯ-ṯulûʹ] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) ve

اَلْمَطْلَعُ [el-maṯlaʹ] (مَقْعَدٌ [maḵʹad] vezninde) ve

اَلْمَطْلِعُ [el-maṯliʹ] (مَنْزِلٌ [menzil] vezninde) Yıldız ve güneş zuhûr eylemek maʹnâsınadır ki doğmak taʹbîr olunur; yukâlu: طَلَعَ الْكَوْكَبُ وَالشَّمْسُ طُلُوعًا وَمَطْلَعًا وَمَطْلِعًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا ظَهَرَ Ve

طُلُوعٌ [ṯulûʹ] Bir nesneye vâkıf olup bilmek maʹnâsına müstaʹmeldir, gûyâ ki o nesneye müstaʹlî olmakla zabt eylemiş olur; yukâlu: طَلَعَ عَلَى الْأَمْرِ طُلُوعًا إِذَا عَلِمَهُ Ve nâgehânî çıkagelmek maʹnâsına müstaʹmeldir; tekûlu: طَلَعَ فُلاَنٌ عَلَيْنَا طُلُوعًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالثَّالِثِ أَيْ أَتَانَا يَعْنِي هَجَمَ وَفَاجَأَ Ve عَنْ ile gâ΄ib olmak maʹnâsına müstaʹmel olur ki zıdd olur; yukâlu: طَلَعَ عَنْهُمْ إِذَا غَابَ Lâkin zıddiyyeti manzûrun fîhtir. Ve çocuğun dişleri yarıp uçları belirmek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: طَلَعَتْ سِنُّ الصَّبِيِّ إِذَا بَدَتْ شَبَاتُهَا Ve bir yere yetişmek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: طَلَعَ أَرْضَهُمْ إِذَا بَلَغَهَا Ve hurmânın tomurcuğu çıkıp görünmek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: طَلَعَ النَّخْلُ إِذَا خَرَجَ طَلْعُهُ Ve bir kimse kendi diyârına kasd ve ʹazîmet eylemek maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: طَلَعَ بِلاَدَهُ إِذَا قَصَدَهَا Ve yüksek mahalle çıkmak maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: طَلَعَ الْجَبَلَ وَطَلِعَ طُلُوعًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالرَّابِعِ إِذَا عَلاَهُ

Vankulu Lugatı - طلوع maddesi

اَلطُّلُوعُ [eṯ-ṯulûʹ] (zammeteynle) ve

اَلْمَطْلِعُ [el-maṯliʹ] (mîm’in fethi ve lâm’ın kesriyle) ve

اَلْمَطْلَعُ [el-maṯlaʹ] (mîm’in ve lâm’ın fethiyle) Masdarlardır, gün doğmak maʹnâsına; yukâlu: طَلَعَتِ الشَّمْسُ وَالْكَوَاكِبُ طُلُوعًا وَمَطْلِعًا وَمَطْلَعًا Ve

طُلُوعٌ [ṯulûʹ] Bir kimsenin üzerine çıkagelmeğe de derler. İbnu’s-Sikkît rivâyeti üzere; yukâlu: طَلَعْتُ عَلَى الْقَوْمِ إِذَا أَتَيْتَهُمْ Ve gâyib olmağa dahi derler lâkin maʹnâ-yı evvel kelime-i عَلَى ve maʹnâ-yı sânî kelime-i عَنْ ile istiʹmâl olunur; yukâlu: طَلَعْتُ عَنْهُمْ إِذَا غِبْتَ Ve bir nesnenin üzerine çıkmağa dahi derler; yukâlu: طَلِعْتُ الْجَبَلَ مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı