et-tesmîr ~ اَلتَّسْمِيرُ

Kamus-ı Muhit - التسمير maddesi

اَلتَّسْمِيرُ [et-tesmîr] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bu dahi bir yeri mîhlamak maʹnâsınadır; yukâlu: سَمَّرَهُ تَسْمِيرًا إِذَا شَدَّهُ بِالْمِسْمَارِ Ve bir nesneyi elden salıvermek, ʹalâ-kavlin hâssaten yaydan oku salıvermek amʹnâsınadır; yukâlu: سَمَّرَ الشَّيْءَ إِذَا شَمَّرَهُ وَأَرْسَلهُ أَوْ يُقَالُ سَمَّرَ السَّهْمَ إِذَا أَرْسَلَهُ

Vankulu Lugatı - التسمير maddesi

اَلسَّمَارُ [es-semâr] (sîn’in fethiyle) Rakîk olan süttür. Ve

اَلتَّسْمِيرُ [et-tesmîr] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Sütü suyla rakîk etmek. Ve irsâl maʹnâsına da gelir, تَشْمِيرٌ [teşmîr] gibi. Ve fî hadîsi ʹÖmer radıyallâhu ʹanhu: “أَنَّهُ قَالَ مَا يُقِرُّ رَجُلٌ أَنَّهُ كَانَ يَطَأُ جَارِيَتَهُ إِلَّا أَلْحَقْتُ بِهِ وَلَدَهَا فَمَنْ شَاءَ فَلْيُمْسِكْهَا وَمَنْ شَاءَ فَلْيُسَمِّرْهَا” Aṡmaʹî eyitti: ʹÖmer’in murâdı تَشْمِيرٌ [teşmîr]dir şîn-i muʹceme ile, irsâl maʹnâsına lâkin sîn-i mühmeleye tahvîl etmiştir ki maksûdu dilerse câriyesin imsâk etsin dilerse salıversin, vat΄a ikrâr edicek veled kendiye ilhâk olunur demektir. Ve

تَسْمِيرٌ [tesmîr] Mîh vurmağa da derler; yukâlu: سَمَّرْتُ الشَّيْءَ تَسْمِيرًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı