اَلْمَخْرِمُ [el-maḣrim] (مَجْلِسٌ [meclis] vezninde) خُرْمٌ [ḣurm] gibi bu dahi tepenin tükenip kesildiği yere denir; yukâlu: نَزَلُوا فِي خُرْمِ الْأَكَمَةِ وَمَخْرِمِهَا أَيْ مُنْقَطَعِهَا Ve
مَخْرِمُ الْجَبَلِ [maḣrimu’l-cebel] ve
مَخْرِمُ السَّيْفِ [maḣrimu’s-seyf] Dağın ve kılıcın burunlarından ʹibârettir;cemʹi مَخَارِمُ [maḣârim]dir. Ve
مَخَارِمُ [meḣârim] Pek ve galîz yerlerde olan yollara ıtlâk olunur. Ve gecenin evâ΄iline ıtlâk olunur; tekûlu: سِرْنَا مَخَارِمَ الطُّرُقِ فِي مَخَارِمِ اللَّيْلِ أَيِ الطُّرُقَ فِي الْغِلَظِ فِي أَوَائِلِ اللَّيْلِ
اَلْمَخَارِمُ [el-meḣârim] (mîm’in fethi ve râ’nın kesriyle) Cemʹi ki yollar ayrıldığı yerlerdir. Ve
مَخَارِمُ [meḣârim] Su kaynadığı yerlere dahi derler; yukâlu: عَيْنٌ ذَاتُ مَخَارِمَ أَيْ مَخَارِجَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı