murâzemet ~ مُرَازَمَةٌ

Kamus-ı Muhit - مرازمة maddesi

اَلْمُرَازَمَةُ [el-murâzemet] (مُفَاعَلَةٌ [mufâʹalet] vezninde) Muʹâkabe fi’t-taʹâm maʹnâsınadır ki her gün taʹâmı değiştirerek ekl eylemekten ʹibârettir; yukâlu: رَازَمَ فِي الطَّعَامِ إِذَا عَاقَبَ بِأَنْ يَأْكُلَ يَوْمًا لَحْمًا يَوْمًا عَسَلًا وَيَوْمًا لَبَنًا وَنَحْوَهُ لَا يُدَاوِمُ عَلَى شَيْءٍ Ve ekli şükr ile ve lokmaları hamd ile halt ve muʹâkabe eylemek maʹnâsınadır. Bunları da gûyâ ki boğça boğça eder yâhûd مُرَازَمَةٌ [murâzemet] dâ΄imâ nefîs ve çerb taʹâma hasr eylemeyip gâh ter ve gâh huşk ve gâh hulv ve gâh hâmiz ve gâh katıksız ve gâh katıklı ekl eylemekten ʹibârettir yâhûd bir sofrada zikr olunan makûlelerden bi’l-mukâbele ekl eylemektir ki meselâ nerm taʹâm var ise huşûnetlisini ve hulv var ise hâmizini dahi bulundurup gâh ondan ve gâh bundan tenâvül eylemekten ʹibârettir. Ve bi-kullin fussire kavlu ʹÖmer radıyallâhu ʹanhu: “إِذَا أَكَلْتُمْ فَرَازِمُوا” أَيْ عَاقِبُوا فِي الطَّعَامِ كَمَا ذُكِرَ أَوِ الْمُرَازَمَةُ أَنْ يَخْلِطَ الْأَكْلَ بِالشُّكْرِ وَاللُّقَمَ بِالْحَمْدِ أَوْ أَكْلُ اللَّيِّنِ وَالْيَابِسِ وَالْحُلْوِ وَالْحَامِضِ وَالْجَشِبِ وَالْمَأْدُومِ Ve

مُرَازَمَةٌ [murâzemet] İki nesne beynini cemʹ eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: رَازَمَ بَيْنَهُمَا إِذَا جَمَعَ Ve bir yerde müddet-i medîde ârâm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: رَازَمَ الدَّارَ إِذَا أَقَامَ بِهَا طَوِيلًا Ve

مُرَازَمَةُ السُّوقِ [murâzemetu’s-sûḵ] Pazarda tamâm yük denginden nâkıs nesne iştirâ eylemekten ʹibârettir; yukâlu: رَازَمَ السُّوقَ إِذَا اشْتَرَى مِنْهَا دُومَ مِلْءِ الْأَحْمَالِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı