el-edîm ~ اَلْأَدِيمُ

Kamus-ı Muhit - الأديم maddesi

اَلْأَدِيمُ [el-edîm] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Katık olmuş taʹâma denir; yukâlu: طَعَامٌ أَدِيمٌ أَيْ مَأْدُومٌ Ve

أَدِيمٌ [Edîm] Hužeyl bilâdında bir mevziʹ adıdır. Ve Ebreş-i Kelbî feresinin ismidir. Ve deriye denir, جِلْدٌ [cild] maʹnâsına yâhûd kırmızıya boyanmışına denir; ʹalâ-kavlin dibâgat olunmuş deriye denir ki sahtiyân taʹbîr olunur; cemʹi آدِمَةٌ [âdimet] gelir hemzenin meddiyle ki أَفْعِلَةٌ [efʹilet] veznindedir ve أُدُمٌ [udum] gelir zammeteynle ve آدَامٌ [âdâm] gelir hemzenin meddiyle ve أَدَمٌ [edem] gelir fethateynle ki bu ism-i cemʹdir; yukâlu: قَطَعَ الْأَدِيمَ أَيِ الْجِلْدَ أَوْ هُوَ أَحْمَرُهُ أَوْ مَدْبُوغُهُVe minhu yukâlu: ظَلَّ صَائِمًا أَدِيمَ النَّهَارِ أَيْ عَامَّتُهُ Yaʹnî “Bütün gündüz sâ΄im oldu.”Ev yukâlu: أَعْجَبَنِي الْيَوْمَ أَدِيمُ النَّهَارِ أَيْ بَيَاضُهُ وَتَقُولُ جِئْتُكَ أَدِيمَ الضُّحَى أَيْ فِي أَوَّلِهِ وَيُقَالُ لَيْسَ تَحْتَ أَدِيمِ السَّمَاءِ وَفَوْقَ أَدِيمِ الْأَرْضِ أَكْرَمُ مِنْهُ وَهُوَ مَا ظَهَرَ مِنْهُمَا

Vankulu Lugatı - الأديم maddesi

اَلْأَدِيمُ [el-edîm] (hemzenin fethi ve dâl’ın kesri ve meddîyle) أَدَمٌ [edim]in vâhidi, sahtiyân maʹnâsınadır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı