el-iskâf ~ اَلْإِسْكَافُ

Kamus-ı Muhit - الإسكاف maddesi

اَلْأَسْكَفُ [el-eskef] (hemzenin ve kâf’ın fethiyle) ve

اَلْإِسْكَافُ [el-iskâf] (hemzenin kesriyle) ve

اَلْأُسْكُوفُ [el-uskûf] (أُسْلُوبٌ [uslûb] vezninde) ve

اَلسَّكَّافُ [es-sekkâf] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) ve

اَلسَّيْكَفُ [es-seykef] (صَيْقَلٌ [ṡayḵal] vezninde) Papuççuya ve çizmeciye denir, Fârisîde kefş-ger denir. ʹAlâ-kavlin إِسْكَافٌ [iskâf] papuççudan gayrı her ehl-i sanʹata ıtlâk olunur; papuççuya أَسْكَفُ [eskef] denir. Ve ʹalâ-re΄yin إِسْكَافٌ [iskâf] dülgere denir. Ve mutlakan demir ile işleyen her sâniʹa ıtlâk olunur, gerek iğne ve biz ve bıçak ve bıçkı olsun; yukâlu: هُوَ أَسْكَفٌ وَإِسْكَافٌ وَأُسْكُوفٌ وَسَكَّافٌ وَسَيْكَفٌ أَيْ خَفَّافُ أَوِ الْإِسْكَافُ كُلُّ صَانِعٍ سِوَى الْخَفَّافِ فَإِنَّهُ الْأَسْكَفُ أَوِ الْإِسْكَافُ النَّجَّارُ وَكُلُّ صَانِعٍ بِحَدِيدَةٍ Ve

إِسْكَافٌ [iskâf] Şarâbın humretine denir yâhûd bu İbn ʹAbbâd’ın tashîfidir, savâb olan إِسْكَابٌ [iskâb] olmaktır bâ-yı muvahhade ile. Ve

إِسْكَافٌ [İskâf] Baġdâd aʹmâlinden Nehrevân nevâhîsinde iki mevziʹ adıdır. Birine إِسْكَافُ أَعْلَى ve birine إِسْكَافُ أَسْفَلَ derler. İkisine de niçe aʹlâm mensûblardır. Ve

إِسْكَافٌ [iskâf] Üstâz ve hâzık adama denir; yukâlu: هُوَ إِسْكَافٌ فِي أَمْرِهِ أَيْ حَاذِقٌ Ve mütekellimînden ʹAbdulcebbâr b. ʹAlî el-İsferâyînî lakabıdır.

Vankulu Lugatı - الإسكاف maddesi

اَلْإِسْكَافُ [el-iskâf] (hemzenin kesri ve sîn’in sükûnuyla) Başmakçı, kefş-ger maʹnâsına.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı