el-ʹabîšet ~ اَلْعَبِيثَةُ

Kamus-ı Muhit - العبيثة maddesi

اَلْعَبِيثَةُ [el-ʹabîšamp;et] (هَرِيسَةٌ [herîset] vezninde) Tarhana taʹbîr olunan taʹâma denir ki keş dedikleri yoğurt kurusuyla yağ ve buğdaydan olur, ʹalâ-kavlin arpa ve buğday ve keşi birbirine katıp içine çekirge vazʹ ve tabhla tertîb eyledikleri bir nevʹ taʹâm ismidir. Ve

عَبِيثَةُ النَّاسِ [ʹabîšamp;etu’n-nâs] Ecnâs-ı muhtelifeden müctemiʹ evbâş ve ahlât-ı nâsa ıtlâk olunur ve nesebinde karışıklık olan kimseye denir; yukâlu: هُوَ عَبِيثَةٌ أَيْ مُؤْتَشِبٌ يَعْنِي فِي نَسَبِهِ خَلْطٌ

Vankulu Lugatı - العبيثة maddesi

اَلْعَبِيثَةُ [el-ʹabîšamp;et] Şol taʹâmdır ki keş dedikleri nesneden hâsıl olur, keşin tâzesin pişirirken kurusu üzerine döküp karıştırırlar; yukâlu: عَبَثَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا فَرَّغَتْهُ عَلَى الْمُشَرِّ لِيَحْمِلَ يَابِسُهُ رَطْبَهُ Ve مُشَرٌّ [muşerr] râ’nın teşdîdiyle keş kodukları yere derler; yukâlu: أُبْكُلِي وَاعْبِثِي Yaʹnî بَكِيلَةٌ [bekîlet] ve عَبِيثَةٌ [ʹabîšamp;et] kıl. Ve بَكِيلَةٌ [bekîlet] süt ile hurmâyı karıştırmağa derler. Ve baʹzılar eyitti: عَبِيثَةٌ [ʹabîšamp;et] şol taʹâma derler ki pişirip üzerine çekirge korlar. Ve

عَبِيثَةٌ [ʹabîšamp;et] Nesebi muhtelit olan kimseye dahi derler; yukâlu: فُلَانٌ عَبِيثَةٌ أَيْ مُؤْتَشَبٌ Yaʹnî “Nesebinde karışıklık maʹnâsı ve taʹn yeri vardır.” Ve

عَبِيثَةُ النَّاسِ [ʹabîšamp;etu’n-nâs] Halkın envâʹ-ı muhtelifeden cemʹ olanına derler. Ve

عَبِيثَةٌ [ʹabîšamp;et] Arpa ve buğday birbirine karışmasına dahi derler; yukâlu: جَاءَ فُلَانٌ بِعَبِيثَةٍ فِي وِعَائِهِ أَيْ بُرٍّ وَشَعِيرٍ قَدْ خُلِطَا Ve

عَبِيثَةٌ [ʹabîšamp;et] ve بَكِيلَةٌ [bekîlet] İstiʹâreten koyun sürüsünde dahi istiʹmâl olunur; yukâlu: “ظَلَّتِ الْغَنَمُ عَبِيثَةً وَاحِدَةً وَبَكِيلَةً وَاحِدَةً” Ve bu kelâmı bir koyun sürüsü âhar koyun sürüsüne karıştığı vakt derler. Ve bu bir meseldir ki aslı keşle sevîkten me΄hûzdur ki yağla halt olunup ekl olunur.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı