el-iḩtifâr ~ اَلْإِحْتِفَارُ

Kamus-ı Muhit - الإحتفار maddesi

اَلْإِحْتِفَارُ [el-iḩtifâr] (إِفْتِعَالٌ [iftiʹâl] vezninde) Bu dahi kazmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِحْتَفَرَ الْأَرْضَ بِمَعْنَى حَفَرَهَا

Vankulu Lugatı - الإحتفار maddesi

اَلْحَفْرُ [el-ḩafr] (ḩâ’nın fethi ve fâ’nın sükûnuyla) ve

اَلْإِحْتِفَارُ [el-iḩtifâr] (hemzenin kesriyle) Kazmak; yukâlu: حَفَرْتُ الْأَرْضَ أَحْفِرُهَا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَاحْتَفَرْتُ الْأَرْضَ Ve

حَفْرٌ [ḩafr] Arıklatmak maʹnâsına da gelir; yukâlu: حَفَرَهُ حَفْرًا أَيْ هَزَلَهُ وَيُقَالُ مَا حَامِلٌ إِلَّا وَالْحَمْلُ يَحْفُرُهَا إِلَّا النَّاقَةَ فَإِنَّهَا تَسْمَنُ عَلَيْهِ Ve

حَفْرٌ [ḩafr] Diş dibinde olan çürüğe dahi derler; tekûlu: فِي أَسْنَانِهِ حَفْرٌ يُقَالُ حَفَرَتْ تَحْفِرُ مِثْلُ كَسَرَ يَكْسِرُ كَسْرًا إِذَا فَسَدَتْ أُصُولُهَا Ve Cevherî’nin bu taʹbîrinden fehm olunur ki كَسَرَ fiʹl-i lâzım dahi gele, meger ki murâd mücerred bâbın beyân ola. Ve Yaʹḵûb eyitti: حَفْرٌ [ḩafr] şol sivilcelerdir ki dişler dibinde çıkar; yukâlu: أَصْبَحَ فَمُ فُلَانٍ مَحْفُورًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı